Deprem enkazının boyutları, gün be gün tahminlerin ötesinde büyüyor...
Yabancı gönüllü kurtarıcıların çoğu, pes etti, bu şartlarda "" kurtarma" faaliyeti olmaz, devlet, -bir an önce enkazı göz önünden kaldırmak için olsa gerek,- iş makinalarını sahaya sürmeye çalışıyor, bu sorumluluğa ortak olmuyoruz, " deyip , Türkiye'yi terkediyorlar.
İktidarın seçimde daha büyük bir enkazın altında kalacağı kesinleşiyor.
Tam da bu esnada, iktidar cenahı, "seçim ertelensin" tiyatrosunu sahneye koymaya girişti, yedek lastik olarak kenarda tutttuğu eski bir meclis başkanını konuşturdu..
Anayasa M.78 kesin, savaş hali hariç seçimler ertelenemez,
Deprem, -tabi afet- halini, fiili bir gerekçe olarak, Anayasaya monte etmek istiyorlar..
"ben yaptım oldu" zihniyetinin yeni bir tezahürü, eşek yüküyle milyonlarca mühürsüz oy pusulalarını sandıklara atıp, rejim değiştirmiş organize bir ekip ile karşı karşıyayız ..!!
Bu sefer "atlar terli" yediremeyecekler..
YSK, önünde yeterli zaman var, seçimin güven içinde yapılması için gerekli tedbirleri alıp uygulama görevi, Anayasal bir zorunlukluk olarak ortada..!!
Bir önceki heyet, mühürsüz, kaçak oy pusulalarını kabul ederek anayasal suç işledi, zamanaşımı sürüyor..
Bugünkü heyet, iktidarın mühimmat deposundan fersude seslerin ortaya döktüğü incilere itibar ederlerse , aynı suçu işlerler..
Anayasa, her tarafından didiklenip amaca uygun melez bir kılavuza döndürülmüş olamasına rağmen, halen "Anayasa " hüviyeti taşıyor ve anayasal düzenin teminatı işlevini sürdürüyor..
Muhalefet, daha önce düştüğü tuzaklara düşerse, tarihi sorumluluğa ortak olur..
Bu iş, Yenikapı'da devşirilmiş kalabalıklardan aferin almaya benzemez...
Bu iktidarın en çok sevdiği aforizma, "kendi göbeğini kendisi kesmek"..!! her vesile ile bu lafı kullanıyor..
Bu sefer, tam zamanıdır..
Devletin de altında kaldığı "Deprem", enkazını, millet tırnakları ile kazarak kaldırıyor, ...
Bir kaç ay sonra iktidar enkazını da kaldırır ...!!





Hamit Kararlı