Seçim sonrası şaşkınlığını atlatmış görünen iktidar koalisyonu anti demokratik tasarruflara hız vermiş görünüyor..
Yasal düzenlemelere bakınca, kendi gitmiş, gölgesi kalmış demokrasinin üzerinde "kara bulutların" yoğunlaştığı bir dönemdeyiz..
9. Yargı paketi gündemde, 23 farklı kanun, 3 kanun hükmünde kararnamede değişiklik içeren 60 maddelik düzenlemeler hangi ihtiyaca binaen aşure kazanına atıldı bilinnmiyor..
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini saf demokrasi sazanlarına yutturulurken ,parlamentonun etkinliğinin artacağı, yasama kalitesinin yükseleceği gibi argümanlar ortalığa saçılmıştı..
Uygulamadan , milletvekillerinin yarg/kanun torbalarından sonradan haberdar olduğu, külliyedeki bir kaç kurnazın , iktidar gurubunu ast /üst ilişkisi içinde talimatlandırdığı ortaya çıktı.
Tek kişiliği yürütmeyi, yedirirken , üzerine tatlı kıvamında sürülen bir başka neden de, hızlı karar alma ve sonucunda ivedi müdahaleler ile her türlü tıkanmışlığa anında çözüm bulunacağı safsatasıydı..
Sonuçta, Türkiye bugün, aşık Mahsuni'nin kendi döneminde hayıflanıp ,sazının tellerine döktüğü , " yiğit muhtaç olmuş kuru soğana" ağıtındaki durumla karşı karşıya. !!
Açlık sınırının yarısında bir gelirle yaşama , "ölmeme" mücadelesi veren emekliler ülkesi olduk..
Seçim kaybetmiş, temsil kabiliyeti ciddi zaafa uğramış iktidar, her gün yeni bir cin fikirle ortaya çıkıyor..
Etki ajanlığı kisvesi altında en az mevcut rejim ucubeliğinde bir düzenlemeyi kanunlaştırmaya çalışıyor, muhalefet de, müphem noktaların açıklanması gibi "naif" bir argümanla, arkasından gidiyor..!!
Tek başına kullandığı yetkiler yetmezmiş gibi, seferberlik ve ilanı-ı harp yetkisini de, tek imza ile kendi uhdesine alma cüretini gösteriyor..
Takdire bağlı olarak her toplumsal hadisede "seferberlik" ilan etme şüphesi dillendiriliyor, ( 1 Mayısda alınan yasaklama tedbirleri ortada!!)
En son, emekli askerlerin - Askeri Ceza Kanununa eklenecek bir madde ile - ağzına kilit vurmaya hazırlanıyor.
Yandaş medyada, her türlü askeri konu ile ilgili olarak bir sürü ülema - her gece- ellerinde çubuklar ile koca koca haritalar önünde, dehşetengiz yorumlar yapabiliyor ama emekli amiraller, Mondros gibi kendi ihtisas alanında fikir yürüttükleri için, ayaklarından elektronik kelepçeye vuruluyor..
Bu tedbirlerin yetmediğini düşünenler, ek olarak, bütün emekli komutanlara her hangi bir konuda görüş bildirme- ekran yasağı- getiriyorlar..
Chp, müzakere, mücadele düzleminde, paralel bir muhalefet alanını geliştirmeye, toplumsallaştırmaya çalışıyor..
Ama, üst üste gelen, hamleler, iktidarın başka bir telden çalmaya niyeti olduğunu ortaya koyuyor.
Eli bu kadar zayıf iken, bu dozda bir iktidar kullanma cüretine tevessül edenler, bir de seçimi kazanmış olsalardı, kim bilir neler olurdu..?? !!
Chp hesabı iyi tutmak zorunda, iyi niyet, olmadık yetlere gidebilecek taşların döşenmesine neden olmasın ...









,


Sevim Çalışkan