Asker hassasiyetleri yüksek steril demokratlar koalisyonu ,- Akp , Cemaat ve liberal taife-, iktidara gelince önceliklerinden biri olarak TSK İç Hizmet Kanununu hedefe koydu.
En çok huylandıkları madde olan umumi Vazifeler başlıklı, 35'nci maddenin değişmesi için cansiperane uğraştı ve sonuçta 2013 Tarih 6496 sayılı kanun ile, TSK'nin Anayasal düzenin korunması ile ilgili görev sorumluluğunu kaldırdı..
Silahlı Kuvvetlerin görev alanını askeri faaliyetler ile sınırlandırdı..
Değişiklik gerekçesi olarak, söz konusu maddenin askeri darbelere "yasal dayanak"teşkil ettiği ileri sürüldü..
"Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumak" olan kısım madde metninden çıkarıldı..
Bir satırlık bu bölümün askeri darbelere yasal dayanak teşkil ettiği palavrasını yutturdular , ..!!
Halbuki madde değişikliğine rağmen , kendi askerleri tarafından darbeye teşebbüs edildi, daha önceki hiçbir darbede olmadığı kadar insan öldü, yaralandı, sakat kaldı..
İç Hizmet Kanununa parelel olarak TSK Personel Kanunu da deforme edildi ve 54'ncü maddeye tek kişilik hükümet rejimi gereği- , Kanun Hükmünde Kararname ile bir fıkra eklendi ve " Albayların (ve general/amirallerin) rutbe bekleme süresine bakılmaksızın ve sicil şart aranmaksızın - yani tamamen takdiri/keyfi olarak- Yüksek Askeri Şüra tarafından kadrosuzluktan emekli edileebilecekleri" hükmü getirildi..
Böylece Albayların (general/amirallerin), rutbe süreleri, Külliyenin takdirine terk edildi..
Yüksek Askeri Şüra, iddiaya göre , artık, sadece, yukardan gelen listeleri onaylama fonksiyonu görüyor. Üstelik, işbu listeler yayınlanmadığı için kimin gümbürtüye gittiği(emekli edildiği) de bilinemiyor..
Albay , General Amiral seviyesindeki askerlerin geleceklerinin bu gibi objektivitesi tereddütlü tasarruflarla belirlenmesi , İdare Hukukunun temel ilkelerine de aykırı..
Kanun değişikliğinden bu yana kimler, rütbe süreleri ile oynanarak emekli/tasfiye edildi, bilinmiyor..
Darbe araştırma komisyon raporu gibi, son 8 Yüksek Askeri Şüra'da kaç albay "kadrosuzluk" gerekçesi ile evlerine yollandı, bilinmiyor.
Son YAŞ toplantısında, 400 Albay'ın ilişkilerinin kesildiği söylentisi yayıldı, "o kadar değil" gibi bir layüsel cevapla konu geçiştirildi..!!
Bir çok değerli kariyerli albayın, generalin, amiralin , sade suya tirit/subjectif nedenlerle tasfiye edildiği şüphesi var..
Tasarruflar; gizli ibare ile yayınlanmadan ve gerekçeler açıklanmadan yapılınca , tereddütlerinin doğması normal..
Külliyede bir gurubun, dünya görüşleri farklı personelin kariyerlerini sonlandırdıkları şüphesinin doğması bile TSK'nin mehabetine uymuyor..
Bütün kurumlar ile yo yo topu ile oynar gibi oynandı, kararı beğenilmeyen mahkemenin hakimleri aynı gün değiştiriliyor, (son örnek dolandırıcılıktan yargılanan Perinçek'in danışmanı ile ilgili mahkeme heyetinde yapılan değişiklik..)
Ama, iddialar doğruysa, TSK'nin durum,bölgede ve dünyada ,ortalığın iyice karışmaya başladığı bu günlerde, beka sorunu yaratır...!!






Sami Paşaoğlu