İmralı/Kandil pazarlıklarında hükümet insiyatifi kaybediyor.. Yaraların sağılması için başlatıldığı söylenen süreç giderek kürtçü bir siyaset retoriğine evriliyor.İimralıda,Devlet tarafından muhatap alıınan terör örgütü lideri ve dağdaki teşkilat ,Türkiye siyasetini manüple ediyor..hdp'nin verdiği siyasi mesajların bir kıymet-i harbiyesi yok,kendilerine bırakılan marj içinde sağa sola sallıyorlarr,aldıkları talimata göre de vites yapıyorlar....İmralı'nın 21 martta, hacı bekler gibi beklenen mesajına dağdakilerin müdahale ettiği ve kongre tarihine dair beyanın çıkarıldığı bilgisi var.. Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin, bu süreçte savrulmakta olduğunu gördü veya harp akademilerindeki ziyarette bu husus kendisine anlatıldı..son beyanları, sürece doğrudan bir fren niteliği taşıyor,,anlaşılan, "devlet silah bırakmış, masada eşit güçlerin pazarlığı sürüyor" görüntüsü ortadan kaldırılmaya çalışılacak..Türk milliyetçi hassasiyeti de bu algı üzerinden seçime hazırlanıyor.."Bıçak kemikte" deyip, meydanlara iniyorlar.. Hdp'ne baraj atlatıp yeni bir muhelefet odağı oluşturma seferberliği de işin bir başka trajik boyutu.. naif ve her daim aldanan demokrat unsurlar sürreel pozisyonlarını koruyorlar..yanıldık aldatıldık, siyaset dünyamızın "joker mazeretleri", her sıkışıklıkta, maymuncuk görevi yapyor..
Oslo macerası,Türkiye bakımından, sürekli olarak kaybedilen bir zeminde ilerliyor, Cumhurbaşkanı kişisel ağırlığı ile başlattığı bu yolculuğun gideceği yeri kestirmek mümkün değil, hükümet'in bu yükü taşıyacak bir total karizması yok ve bu soruna yönelik toplumsal desteği de 7 haziranda netleşecek,Cumhurbaşkanının endişeleri haklı, "Türkiyeyi hallettik, sıra ortadoğuda" diyen bir silahlı örgütle ve de sadece onların silahlarının gölgesinde, siyaset pazarlığının gideceği yer belirsiz..

Tan Kaleli