Seçim bitti, kim kiminle ortaklık yapacak tartışmalarının yanında, partiler, külahlarını önlerine koyup değerlendirme yapmak durumundalar..
En sert özeleştirinin de CHP cenahında olması gerekiyor. Ana muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu seçimlerde iyi çalıştı, ulaşabileceği yerlerin nerdeyse tamamına ulaştı , yenilenen CHP siyasetlerini anlattı, görünüşte destek de aldı ama ne yazık ki, istenilen veya bir başka deyişle alması gerektiği kadar oyu alamadı, hatta parlamentoda temsilci kaybetti. Sadece 4 yıl için istediği yetki kendisinden, ana muhalefet partisinden esirgendi.. Bir kısım kendi seçmeni dahi, hangi nedenle olursa olsun, HDP gibi silahların gölgesinde olduğu izlenimini kıramayan bir partiye sığındı. CHP, seçim dönemine, ön seçim yapan bir partinin avantajı ile girmesine rağmen, neden, bırakın oylarını arttırmayı neredeyse geriye düşen bir seviyede kaldı? Seçime giren en yenisinden en küçüğüne kadar bütün partiler, az veya çok seçmene ulaşabilirken, ana muhalefet partisi, neden patinaj yaptı? Henüz ekim ayında, sokaklarda 50 civarında insanın ölümüne sebep olan çağrıyı yapan siyasetçi, demokrasi kurtarıcısı olurken, Dersimli barış insanı Kılıçdaroğlu'na, seçmen, yeterli iltifatı göstermedi? Sorular çoğaltılabilir,cevaplar için, bir yerlerden başlamak lazım. Göğsünü gere gere Dersimli (Tuncelili değil) Kemal olduğunu söyleyen bir lider, neden , hemşehrisi olmakla övündüğü, Dersimden aday olmaz da, İzmir'de önseçim göz boyamasına sığınır? Kontenjanda , yıllardır, parti kürsüsünü, meclis kürsüsünü kullanan, kamuoyunda yüksek piar sahibi siyasetçileri, kendi bölgeleri dışında değerlendirir? Kelle koltukta, dişe diş hukuk mücadelesi yapan milletvekillerini kızağa çeker, hangi insafla, hiç siyasi geçmişi olmayan kimlikleri, birinci sıralardan aday gösterir, Sorular çok ama , bir yerlerden de başlamak lazım?

Hamiyet Balcı