Toplumsal barış rüyası... - 17/07/2017 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Uzun zamanadır, barış içinde bir arada yaşamak, Kaf dağının ardındaki sonsuz bir ümide dönüştü..
Ülkeyi 2002 den bu yana yöneten üst akıl , kendi dışındaki kitleyi "bunlar" diye tanımlıyor ve her zeminde ötekileştiriyor. Sonuç olarak, toplum, onlar ve bunlar diye bölünmüş durumda. Yığın sosyolojisinde, keskin ayrışma hallerinde, tarafların etrafında aşır "yanlı"lar saf tutar ve barış adına en tehlikeli aşama budur. Türkiye bugün bu durumdadır... İktidar fedailiğine soyunmuş olanlar, karşı tarafı bayrak direğine çekmekle tehdit etmekte, "bunlar "içinde sayılanlar, "onlar" içinde gördükleri Türkiye futbol direktörüne kötek atmayı, kıvanç vesilesi saymaktalar. Eskortluk yaptıkları Cumhurbaşkanlığı uçağının penceresinden kendilerine selam veren cumhurbaşkanına, savaş uçaklarına neşeli taklalar attırarak cevap verenler ve, Ankara İstanbul arasında, piyade usulü yol alan muhalefet liderinin adalet arayışına, omuz verenler aynı ülkenin insanları... "onlar ve bunlar"... Devlet, süne zararlısından daha tehlikeli olduğu söylenen bir yapının işgalinden kurtarılmaya çalışılıyor. İşin uzmanlarına göre, henüz tehlike geçmiş değil, toplumsal katmanlarda ise tehlike giderek büyüyor.. İktidar bloğu ve destekçileri, demokrasi şölenleri ile başka bir telden çalıyorlar ama, toplumsal barışın makyajı akmış vaziyette... İktidar sarhoşluğu "bunlar" 'ı yok saymaya devam ederse, faturayı herkes öder. aman dikkat... Serap Ümitvar |
|||||||||
|