Muhterem Hocaefendi mahlası ile topluma enjekte edilen yapı ile ilgili takibat tam hızla devam ediyor.
Görüntü bu olmakla beraber bazı gerçekler de sırıtmaya başladı.
Yargılananların kimliğine göre farklı uygulamalar gün yüzüne çıkıyor.
Bylock, bazıları için hükme esas delil, bazıları için kesin, somut, şüpheden uzak delil sayılmıyor..
Haşaşi denilen bu muhteremlerin bankasından deve yükü ile kredi kullananlar mutemet ve muteber iken, maaş hesabı, (hangi vesile ile olursa olsun, farketmemesi gerekir) bankadan geçmiş insanlar, nerdeyse zulüm seviyesinde takip ediliyorlar..
En son, beş kişilik aile , benzeri bir takibattan kurtulmak için, Ege denizini, kiraladıkları bir elverişsiz tekne ile geçerken, çoluk çocuk boğulmuşlar.
Ebeveynleri fetö suçlamasına maruz kaldıkları için, canları ege'de kalan çocukların, Aylan kurdi'den farkı yok..
Devletin de toplumun da içine zehir kusarak işlenen suçlar bakımından, kim şüpheli, kim sanık, ayıklamak giderek zorlaşıyor.
Kendisi de damadının ilişkisi iddiasına muhatap, Eski Meclis Başkanı , Tv söyleşisinde, %80 oranında bir sempatizan toplukluğundan bahsetti.. Bütün cemiyet mi yoksa Akp riyasetini ve destekliyenlerini mi kastetti, anlaşılamadı....
Kim ve kimler olursa olsun, bir bilen olarak verdiği oran, ciddi bir "metastas" (iç, içe geçme) haline işaret ediyor..
Siyaseti yönetenler ve yandaşlar kendi içlerinde operasyona yanaşmıyorlar, zındıkların tetikçi kadrosu ellerini kollarını sallaya sallaya kaçtılar, Türkiye karşıtı operasyonları dışardan sürdürüyorlar.
İçerde dayısı olanlar da bir yolunu buluyor, kala kala kullanılmış, kullanılmalarına göz yumulmuş mazlumlar kalıyor..
En son, AB Terörle Mücadele Koordinatörü, bu zebanileri terör örgütü olarak görmediklerini, sağlam kanıtlara ihtiyaç bulunduğunu söyledi, gözaltıları eleştirdi, darbe girişimi ile bağlantılı olduğu iddia edilenler için de, bulundukları ülkelerin yargısının kararının geçerliliğine vurgu yaptı.
Söylediklerinden anlaşılan; , bu yapıyı terör örgütü olarak kabul etmiyorlar, darbe kalkışması konusunda da tereddütleri var.
Güvenlik güçlerine, Yargıya kolay gelsin de, koca bir devlet enfekte olurken, bu kahır değirmenine su taşıyanlar ne olacak..
Kim şüpheli?, kim sanık?, kim müşevvik?, kim şerik?, kim fail ?...........!!!!



Adil Gözüpek