Devlet Bey , bin yıllık Türk devlet geleneğinin bekasını, mahalli seçim sonuçlarını miyar tutarak, kendisinin önayak olduğu yeni rejimin geleceğine bağlamış durumda....
Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlıdan bu yana, üzerinde tam mutabakat sağlanmamış olsa da, 1808 Sened-i İttifak ile başlayan , 1839 Tanzimat Fermanı , 1856 Islahat Fermanı, 1876 Kanun-i Esasi, 1908 meşrutiyet , 1909 anayasal değişiklikler, 1921 , 1924, 1960 , 1982 anayasaları ile devam eden , yabana atılmayacak bir Anayasa geleneğine sahip....
2010 ve devamı Referandumu radikal değişiklikleri ile de rejimin ana aksı kıl payı sayılabilecek bir çoğunlukla değiştirildi, dünyada benzeri olmayan bir "tek kişilik yürütme" erki üzerinden bütün devlet sistemi yeniden kurgulandı,bundan sonra herşey çok daha güzel olacak propagandaları ortalığa yayıldı..sonuç ve geldiğimiz nokta, devletin bekası tehlikede..!!
Devletin ali menfaatleri , bekası , istiklali tehdit altında ise, eğer; bu hususlar hakkında sorgu, sual edilecek olanlar kimler ve kimler hangi hakla, cumhur ittifakı adı altında milletin yarısına zilletli /illetli muamelesi yapma cüretinde bulunuyorlar....
Mevcut rejim de gelecekte bir anayasa değişikliği teklifi ve %50 + 1 çoğunlukla değişebilir, ..
Bahçelinin devletin bekasını bağladığı bu rejim/düzen, haşa, Cenab-ı Allahın emri değil, kul yapısı ve usulüne uyarak da değişir.. milli irade neyi uygun görüyorsa ona göre de Devlet-i ebed - müddet olarak devam eder..
Bu devlet ne badirelerden, ne ateşlerin içinden yürüdü, geldi geçti, ikide bir "muhtar seçimlerini" bahane ederek, beka öcüsü ile milleti korkutmak da neyin nesi....!!




Faruk Danacı