Handke , Pamuk ve Nobel ...!! - 11/12/2019 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Nobel Edebiyat ödülünü alan Peter Handke, , dünyanın gözü önünde yapılan vahşete rağmen, Yugoslavyanın birliğinden yana olmak tezinden hareketle, Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanan sırp çetecilerini yüceltiği için eleştiriliyor.....
Handke'nin bu fikirleri yeni değil, yıllardır söylüyor, yazıyor ve eylemleri ile de savunuyor Buna rağmen, ödüle aday gösterilmesiden ve ödülü almasından , Nobel Komitesinin , siyasi görüşler ile değil, ağırlıklı olarak, sanatsal /edebi taraf ile ilgili olduklarını ortaya koyuyor... Sanatçının ahlakı , erdemi ve de tümüyle hayatı savunması gerektiği, aksi halde, sanatın eksik kalacağı iddiasında olanlar, Handke vakasında- ahlaki zaafiyetleri nedeniyle, iyi yazmanın münhasıran ,adaylığı ve ödülü haketmediği- eleştirisi yapıyorlar... Benzeri bir vaka, Orhan Pamuk adaylığı ve ödüllendirilmesi üzerinden , Türkiye ölçeğinde tartışmalara neden olmuştu.. Aday olmadan önce , Pamuk, milyonlarca ermeni ve binlerce kürtün bu topraklarda katledildiğini, "hüküm cümlesi" ile, dünya kamuoyuna, kendi görüşü olarak aktarmıştı.. Batı kamuoyunda , aynı görüş yaygın olarak savunulduğu için, yandaş bulmakta zorlanmamış ve dolayısı ile herhangi bir itirazla karşılaşmamıştı.. Beşbin civarında olduğu bilinen Boşnak/Hırvat kurbanların sayısı yanında, Pamuk, milyonlarca ermeni ve binlerce kürt kurbanın varlığı iddiasında bulunmuş ve sayısal olarak da tartışmalı rakkamlar ortaya atmıştı.. Bir kişi veya milyonlar arasında , -eylemin vahşiliği bakımından -keyfiyet farkı yok.. Pamuk, , tüyler ürpertecek boyutta bir katliam iddiasını , layüsel cümleler arasına serpiştirerek, asgari özenin dışına çıktığı için eleştirilmişti.. Pamuğun iddiaları, hukuki ölçekte suç vasfı ( soykırım) açısından bugün dahi yargısal yönden ispatlanmamış olup, tam tersi bir hüküm, İsviçre mahkemelerinden çıkan bir kararı vesilesi ile İnsan Hakları Mahkemesinde içtihada bağlanmış bulunuyor.. Uluslararası yargı bakımından da, Pamuk tarafından ileri sürülen ( ermenilerin katledildiği) iddialarının mesnedi yok, ama büyük yazarların, kişisel kanaatlerinin, yargı'nın üzerinde olduğuna dair , sanatsal etik bakımından bir "teamül - var mı.- bilinmez..,..!! Kendi ülkesinin tarihini büyük katliamlarla suçlayan Pamuk, ödül sonrası ,zamanın Başbakanı tarafından aranıp kutlanmıştı.. Bugün aynı ödülü alan bir başka edebiyatçı, benzer fakat daha minimal ölçekteki görüşleri nedeniyle, zamanın Başbakanı , şimdinin Cumhurbaşkanı tarafından- Nobel ödülü " de tümüyle reddedilerek- eleştiriliyor ve sanatsal liyakat adına mahkum ediliyor.. Sonuç olarak, Nobel ödülüne , "nalıncı keseri " muamelesi yapmak , "sanatsal kaygı" taşıyan bir tavır olmuyor..!! Beyza Başarır |
|||||||||
|