Başbakanın akıl kutusu, sır küpü, baş danışmanı, cemaat, orduya da kumpas kurdu buyurmuş..Bu "baş" ın dediğine göre, orduya tımar atan davaların hepsi kumpasmış, tezgahmış..
Yahu, be güzel "baş" kardeşim, sizler değilmiydiniz bu davalar ile ordu mensupları inim inim inletilirken, "yargı görevini yapıyor", "Türkiye barsaklarını temizliyor" diye fetva verenlerle aynı çanaktan şerbetler içen..
Bu tezgah davaların bir kısmı kesinleşti, bir ksmı da kesinleşmek üzere, yüzlerce yıla varan hapis cezaları verildi, 28 şubat ve 12 eylül tiyatroları fazla ses getirmedi, ciddiye alan da yok, hele bu "kumpas" itirafından sonra millet iyice uyandı,yandaşlar hariç...
Kumpas, tezgah, her ne haltsa, bu işin sorumlusu kim veya kimler, hesabı, kimler, kimlerden soracak, yoksa, yeni tezgah, kumpaslar mı devreye girecek, yargıya güven ne olacak, gündeliği ikibuçuk Tl'den, suçsuz yere yatılan tezgah hapislerinin karşılığı ödenirse iş bitecek, helalleşme tamamlanacak mı,
Bu muhteremler ve işbirlikçileri,kul hakkı, helal, haram söz konusu olunca mangalda kül bırakmıyorlar, helal ne haram ne, tezgah ne, kumpas ne, fitne ne, kul hakkı nerede, bu muhteremler müslüman ise, biz hangi dindeniz, bizler müslüman isek, bu muhteremler, Erbakan hoca'nın dediği "patetes dini"nden mi ??

Eren Kamalı