Emekli amiraller "bildiri" saatini demokratların "hüsnü zan" saatlerine denk getiremedikleri için lanetlendiler, çarmıha gerilmeleri isteniyor.
Onlar, Dumlupınar denizaltısı ile -şamandıra telefon- bağlantısına son verildiği ve "vatan sağ olsun" selamı ile denizcilerin sonsuzluğa terk edildikleri saati, kerteriz aldıklarını söylüyorlar, ama her daim işkilli demokratlar, yayın saatinden darbe "karinesi" çıkarıyorlar.
Sanki, denizciler , "seher vakti" veya "kuşluk vakti "bir bildiri yayınlasalar, farklı davranacaklarmış gibi.
!5 Temmuz günü öğle saatinde bildiri ile değil rütbeli bir subay tarafından "elden" getirilen darbe ihbarına, kıraathane dedikodusu muamelesi yaparak, bombalar patlatılınca ayılanların, "darbe saati" konusundaki hassasiyetlerini de anlamak zor....
Cumhurbaşkanı da son zamanlarda , en kritik atamaları, kararları , neredeyse gece yarısı saatlerinde yayınlıyor, bundan gizemli mana çıkarmak nasıl abartılı bir tavır ise, ununu elemiş eleğini küçük tenezzüh kayıklarının ıskarmozuna asmış emekli denizcilere fetö darbecisi muamelesi yapmak da o denli abartılı..
Yüzlerce kişinin "aşina" deccallarca katledildiği TBMM -15 Temmuz darbe araştırma raporunu yayınlamayı beceremeyenlerin, savcısının devam eden hazırlık soruşturmasının neticesini beklemeden , ana muhalefet liderini "darbe" bildirisinin baş imzacısı ilan etmeleri , abartı sınırlarını da aşıyor..
Meral Hanım da sahte demokrasi yemi yutmuş bir sazan balığı reaksiyonu ile, emekli askerleri istiskal ederek, muhalif gözüken kimliğine ağır bir torpido yarası aldı..
Cumhur ittifakı ortakları, son zamanlarda, rodeo boğaları üzerinde tutunmaya çalışan binici telaşı yaşıyor ve her an düşecekmiş gibiler, halbuki 2023 yılı hedeflerinde, daha zaman var..
Muhalefet de, iki arada bir derede, asker alerjisi, fobisi bir tarafta, Hdp ye oy veren yurttaşların hassasiyetleri diğer tarafta, kılıcın üzerinde yürüyor gibiler..
Sonuçta birileri düşecek, demokrasi de bu demek zaten, fazla germeye gerek yok.

Hande Dereli