Rize, İkizderedeki cehennem deresi ve çevresini taş ocağı talanından koruma mücadelesi veren, kadını, kızı itilip kakılan, gözlerine biber gazı sıkılan köylüler ( mutlaka her yerden gelen destekçileri de vardır, çevre herkesin yaşam hakkına tekabül eder, üzerinde herkesin hakkı vardır, insan haklarında; kilit kelime "herkes" dir.)..
Mevcut iktidara neredeyse "komple" oy attıklarını ve buna rağmen- "reva görüldükleri" muameleden şikayetçi olduklarını açıklamışlar..
Sosyal medyada, mealen, "hem oy atıyorsun, o zaman niye ağlıyorsun" tadında iğnemeler var..
Benzer bir değerlendirme, yine İkizdere'nin dereleri ve ağaçları için iktidara , "meşruiyet" ikazı yapan bir değerli bayan sanatçı hakkında da yapıldı..
Kendileri, devletin tapusunu , "tuhaf bir çeteye" teslim eden anayasa değişikliği için , "evet demeyenler iki cihanda lekelidir" buyurmuştu ..
Sonuçta , önce yargı erki ıskartaya çıktı, sonraki halimiz meydanda,, değerli sanatçı ve onun gibi, " yetmez ama evet" kavmi, hangi cihandadırlar, yoksa geçici olarak "araf" aleminde mi bulunuyorlar bilinmez, ama netice, parlak sayılmaz ve bedeli, kişisel olarak değil , kollektif olarak ödeniyor..
Bu paylaşımlar, "demokrat" kisvesini -ebeleri tarafından -bebek yaşında sırtlarına geçirip ancak emri hak vaki olunca çıkarma alicenaplığı gösterenler tarafından- fazla kibirli bir tavır olarak değerlendiriliyor, muhalefetin seçim kazanamadığını ama 19 yıldır aynı kişi iktidarına milletin oy attığını ileri sürüyorlar..
Bu anlayış, ABBA' nın ünlü şarkısı " The Winer Takes İt All" şarkısını hatırlatıyor, "kazanan her şeyi alır".
"Demokrasi" acaba bir "kazı kazan" oyunu mudur? Sandıktan çıkan her şeyi alır mı?
En son, tek kişiye devleti ciro etmenin oylandığı "anayasa değişikliği" ile, "mühür" tamamen bir parti genel başkanına teslim edildi.
İki cihan, yargının kabuk değiştirmesi, tek kişilik yürütme, sonuç; derelerimiz, ağaçlarımız "eyvah"...!!
Nazım'ın , insanlığın ortak sorumluluğuna vurgu yapan şiirinin son mısraında, - kabahat senin demeğe dilim varmıyor, ama kabahatin çoğu senin canım kardeşim" diyor..
Dereler yanarken ağaçlar kesilirken, hafif tarafından ama haklı bir sitem üzerine, "demokrasi" dersi vermeye devam etmek, hangi iflah olmaz "kibirdir" ve kusura bakmayın ama, oy atmak, "barbut masasında" zar atmak mıdır?..!!!!





Mevhibe Demir