Orman yangınlarının hemen arifesinde -muhalefetin de derin uykuda olduğu bir anda- torbaya tıkıştırılan yasa ile; Kıyılar ve Orman alanları üzerinde yapılaşma tasarrufu, Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkisine bırakıldı.
İşin güzel tarafı, hangi alanlar bu kapsama giriyor hususu da Cumhurbaşkanının takdirinde...!!
Ormanlar, devletin anayasal koruması altında AY m. 169..
Anılan maddenin birinci fıkrası; "yanan ormanlar yerine yenisi yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz." hükmünü koymuş..
Bu kadar, katı bir koruma altına alınan ormanlar, yeni yasa ile; kerameti kendinden menkul bir "kamu yararı" kararı ile turizm yatırımlarına açılacak..
Kanun, o kadar gözü kara bir üslup ile kaleme alınmış ki, Kültür ve Turizm Gelişme Bölgeleri dışındaki orman alanları da, "turizm rantı " akıbetinden kurtulamayacak..!!
Orman alanlarındaki habitat, kıyı, göl, doğal alanlar dahil olmak üzere, ayrıca bonus olarak da; ilgili bakanlıkların, tesis kurmaya elverişli binaları da, turizm rantı torbasına sokuluyor..
Türkiye'nin yeni ucube rejiminde , her şey olduğu gibi, ormanlar da, partili cumhurbaşkanının kaleminin ucunda, bugünden bakarak söyleyecek olursak, mürekkep maliyetine, turizmci bakanın başında bulunduğu Turizm Bakanlığına devredilebilecek..
Yasa bütünüyle Anayasaya aykırı, ayrıca, talihsizliği, ormanları yok eden yangınlardan hemen önce yürürlüğe girmesi..
Tilkiyi, kümesine bekçi yapmak isteyen çiftçiye; gülmekten cevap veremeyen tilki hikayesi gibi....!!





İsfendiyar Topçu