Siyasete paraşütle inip bakan oldu, iktidar gücünü en kaymaklısından yaşadı, sonra "hidayete erdi" , partisinden ayrıldı, parti kurdu, bu sefer kendi iktidarına talip. Geziyor, "senelerdir ortaklık yaptığı" iktidar mahfillerini eleştiriyor, sanırsın "teflon tava" yılların hiç tortusu yokmuş pişkinliğinde, söylediklerine inanıyor mu, yoksa iktidardan yılmışların gazını mı alıyor, şüpheli...??!!
İstanbul'da partisinin bir ilçe açılışında coşmuş, "ülkemizi rövanştan beslenen azgın bir azınlığa bırakmamakta kararlıyız" demiş..
Breh, breh, hele yiğide bak....!!
Neyi kime bırakmıyorsun muhterem...!!
Babandan tevarüs Ankara, Kaleiçi'ndeki çerçici dükkanı mı bu memleket?.. Bırakıp, bırakmamak hak ve yetkisini nereden alıyorsun...??!!
Seçim sonrası, "azgın azınlık" dediklerin seçimi kazanırsa, ne yapacaksın, sandığı mı patlatacaksın,...!!
Yirmi küsur yıldır, sandıktan çıkıp, (son sayımlarda ciddi şaibe iddiaları olmasına rağmen) aksırıncaya kadar tıksırıncaya kadar iktidar konforundasın, neyin telaşına düştün de, "..teslim etmemekte kararlıyız..!!" deme ihtiyacındasın , kimi tehdit ediyorsun??..!!!
"Rövanştan beslenenler " diyorsun, neyle beslendiklerini nereden biliyorsun, Cumhuriyetle rövanş için bu topraklarda el bebek gül bebek beslenenler kimler..!!!
"Kimse kusura bakmasın, milli günlerimiz üzerinden bu ülkenin dindar vatandaşlarına gönderme yapılmasına izin vermeyiz" diyorsun, kendi meşrebinize denk getirdiğiniz her günde, bu ülkenin kurucu babalarına cami minberlerinden lanet okuyacaksınız, sonra da, ne demekse " ….gönderme yapılmasına izin vermeyiz" ahkamı keseceksin....
Sen neyin nasıl söyleneceğine dair ruhsat makamı mısın, bu kibir çukuruna seni kim itti??!!
Daha acemisin, bu laflar iri laflar, yarın bir gün mahcup olursun,...
İktidar denilen "şey" bırakılmaz", kazanıldığında "teslim alınır" … o gün gelirse kimse de sana "fikrini" sormaz...
Hasbel tesadüf, Devlet umuru gördün, gece vakti,- mezarlık yakınından geçerken- ıslık çalan çocuk tavırları, uygun düşmüyor..


Ali Denizci..