Özal ve ekonomik model eleştirisi için Sayın Necati Doğru'ya cevap yazısı - 05/08/2022 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Sayın Necati Doğru ;
5 Ağustos 2022/ Yazınızı okudum. Öncelikle şunu söylemek isterim, son 20 yıllık Akp ekonomik modeli, tam bir felakettir. Hatta planlı bir modeli bile yoktur. Burada haklısınız. İktidara Geldikleri 1. Dönemi, biraz Dünya finansal sistemi sayesinde ve destegi ile döviz konusunda rahattılar, o kadar. Akp nin denediği ekonomik modellerini, savunacak değilim . Yalnız, bunu rahmetli Sayın Turgut Özal ile bir tutmanız doğru olmamış. Buna itiraz ediyorum. İsterseniz, Özal'ın geldiği o dönemi biraz hatırlayalım. Yazınız, vurgusunun başladığı İs adamları ve Sanayi odasından gidelim. Türkiye ihracat modelini ,tarım ve tarıma dayalı ürünler üzerine kurmuştu. Sanayi malları ihracatı, yok denecek kadar azdı. Kapalı, içe dönük , eski teknoloji ile üretim yapan , Dünya rekabetinden uzak, gümrük duvarları ile korunan bir ekonomik model tercih edilmişti. (Yarı karma devletçi ekonomik model) İş adamları, sanayiciler, eski teknoloji ile koruma kalkanları altında, örtülü destek görerek , Dünyada o günkü şartlarda olamayacak kadar, yüksek karlar elde ediyorlardı. Rekabet etmek istemiyorlar, yeni ve modern teknolojik yatırım yapmakta istemiyorlardı. Çünkü çok rahattılar. Döviz piyasası, serbest değildi. Doviz, yasaktı ve devlet tarafından fiyat belirlenirdi. Türk lirası convertible değildi. içeride dövize dayalı dünyaya entegre bir sistem yoktu. Burada Türkiye nin en büyük iş dünyası gruplarından bahsediyoruz. Hepsi içeriye eski teknoloji satıyorlardı. İşte, O beğenmediğiniz Turgut Özal, bunu değiştirmek istedi. Ihracat ve Dünya rekabetini İçte ve dışta serbest bıraktı, önünü açtı. "Villalarınızı satın" sözü, İşte bu sebepledir. İş dünyasına, üretim ve ihracat için yatırım yapmak istemediklerinden dolayı söylenmiştir. Zaten 80 li yıllardaki dış ticaret açığı ile 2020 li yıllardaki açık, oran olarak da, rakam olarak da, çok farklıdır. Burada rakamlara girmeye gerek yok. Bugün Merkez Bankası Başkanının İş dünyasına , yurt dışındaki 500 milyar dolarınızı (Türkiye nin doviz sıkıntısını çözmek için sarf ettiği) getirin sözü ile aynı anlamda değildir. Bir de Özal ın Partisini, halk seçimde sandığa gömdü gibi bir terim kullanmışsınız . Anavatan Partisi, Turgut Özal partiden ayrıldıktan, vefat ettikten 10 yıl sonra baraj altında kalmıştır. Bunun da ana sebeplerinden biri, Özal değildir. Bilakis tam aksine Özal ın Değişim ve yenilikçi vizyon modelinden, uzaklaşılarak, statükocu bir modele geçilmesidir. Gerçi bu hataları ve halktan uzaklaşılmasını, o dönemki parti yöneticileri ,sonradan kabul ettiler fakat artık iş işten geçmişti. Sonuç olarak, yazınızda Akp ve ekonomik modelini, döviz faiz sistemini eleştiyorsunuz. Buna bir itirazım yok. Yalnız burada Sayın Turgut Özal ı örnek göstermenizi doğru bulmuyorum. Çünkü Sayın Turgut Özal , Anavatan partisi ile Sayın Recep Tayyip Erdoğan, AKP si aynı ideoloji de, modelde, siyasi liderler ve vizyonda partiler değildir. Gerçi Akp, aynı merkez sağ olduğunu, iddia etse de, halkı 20 yıldır buna inandırmaya çalışsa da , bunun böyle olmadığı açıktır. Bir hatırlatma daha yapıp yazıma son vereceğim Sayın Turgut Özal sizinde çalıştığınız ve çok iyi bildiğiniz, o dönem ki (babıali) gazete patronlarının is dünyası ile yaptıkları (kartel) işbirliği modeline halkı algı ile yönlendirmelerine son vermiştir . İyi çalışmalar dilerim. Selamlar Saygılarımla Emre Gülener. Emre Gülener |
|||||||||
|