CHP KURULTAYI ÜZERİNE - 23/02/2012 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
PARTİLİLİĞİMDEN ŞÜPHE DUYARLARMIŞ!
CHP Tüzüğünün günün koşullarına uyarlanması ve parti içinde daha demokratik bir işleyişi sağlayacak şekilde değiştirilmesi için, Olağanüstü kurultay çağrısı yapma yetkisine sahip üç organdan biri olan PARTİ MECLİSİ, 15 üyesinin önerisi ile olağanüstü tüzük kongresi talebini görüşmüş, Sn. Genel Başkanında aralarında bulunduğu çoğunluk tarafından talebin reddedilmesi kararı alınmıştır. Böylece, Olağanüstü kongre çağrısı yapma yetkisine sahip hem PM, hem de Genel Başkan tavrını belli etmiş, son çare olarak, Olağanüstü kongre çağrı metni ve gündemi delegeler tarafından imzaya açılmış, kısa sürede yeterli sayı aşılarak imzalar teslim edilmiştir. Bu süreçte Sn. Genel Başkanda imzaların toplanması halinde kurultayı derhal toplayacağını taahhüt etmiştir. Ancak; Sn. Genel Başkan daha birkaç hafta önce HAYIR dediği olağanüstü tüzük kurultayını bu kez kendi gündemiyle, kendisinin toplayacağını ve delegelerin talep ettiği olağanüstü tüzük kurultayını daha sonra toplayacağını ilan etmiştir. Bu durum parti içi hukuku zorlamak, en hafif deyimiyle tüzüğün verdiği yetkiyi kötüye kullanmaktır. Toplumun, Ülkeyi teslim edebileceği bir muhalefet partisi Genel Başkanının kendisini seçen delegelerin, haklı ve hukuki talebini, yetkisini kötüye kullanarak bastırması uzun vadede kendi güvenilirliğine ağır bir darbe indirecektir. Olağanüstü Tüzük kurultayı çağrısı için attığı imzanın arkasında duran bir kurultay delegesi olarak, ÖN SEÇİMİ güvence altına almayan, ÇARŞAF LİSTEYİ koşula bağlayan, Genel Başkana PADİŞAH yetkisini kalıcı hale getiren, mevcut tüzükten daha da anti demokratik hükümler içeren ve 362 kurultay delegesinin talebiyle yapılması gereken kurultayı BERTARAF etmek amaçlı 26 Şubat 2012 tarihindeki Olağanüstü tüzük kurultayına birçok delege arkadaşım gibi bende KATILMAYACAĞIM. Olağanüstü tüzük kurultayı için imza veren kurultay delegeleri için siyasi infaz emri verdiklerini unutan kimi Genel Başkan yardımcılarının, 26 Şubat’ta yapılacak kurultaya katılmayacak delegelerin partililiklerinden şüphe ederiz sözleri basına yansıdı. Hatırlatmak isterim ki, Partililik konusunda konuşacak en son kişiler, parti üyesi olmadan PM üyesi ve MV olanlarla, kişisel hesapları uğruna parti adayına seçim kaybettirmek için bağımsız aday olanlardır. Atatürk’e katil diyenlerin partililiğinden şüphe duymayanların, cemaatlere övgüler yağdıranların, Anayasa değişikliğine AKP paralelinde evet diyenlerin, Laiklik tehlike altında değildir, laiklik karın doyurmaz diyenlerin, Sabahattin Ali’yi CHP öldürttü, Nazım HİKMET’İ CHP sürdürttü diyenlerin, CHP’yi, AKP ile PKK arasında bir siyasi rotaya oturtmaya Çalışanların partililiğinden şüphe duymayanların, yıllarını sosyal demokrat mücadeleye adamış, siyasi enerjisini hiçbir zaman Soros’çu vakıflarla paylaşmamış partililere, partililik dersi vermeye kalkışması gülünçtür. CHP’ye sadece Milletvekili olmak için gelenler şunu çok iyi bilsinler ki; 30 yıla yakın süredir pek çok kademesinde onurla görev yaptığım CHP’de, hukuk ve etik dışı yöntemlerle bazı haklarımızı elimizden alabilir, hatta ve hatta mahalle delegesi bile yazdırmayabilirsiniz, ama bu partinin Gazi Mustafa Kemal’in partisi olduğu gerçeğini değiştiremez, antiemperyalist Devrimci ruhunu yok edemez ve bizleri ASLA TESLİM ALAMAZSINIZ. Bunun ilk örneğini de 26 Şubat’ta yapılacak hukuksuz kurultaya katılmayarak vereceğimi kamuoyuna ilan ediyorum. Can ÖZYEDİERLER CHP İstanbul Kurultay delegesi Can Özyedierler |
|||||||||
|