Sayın Ahmet Hakan bugünkü köşesinde Kürtlerin sevinç gösterilerine bozulanlara sorular sormuş. Bizde yazımızda haberi YORUMSUZ olarak PİROZ BE/KUTLU OLSUN diye verdik. Anlaşılan o dur ki; Sayın Hakan tarafsız görünme uğruna bazen incelikleri gözden kaçırabiliyor.
''BİJİ SEROK OBAMA'' da bir sorun yok, alkışlamalarında bir sorun yok, asıl gücün ABD olduğunu bilmekte sorun yok, Amerikan bayrağını yakıp yakmamakta sorun yok, akrabalarına yardıma giden silahlı güçleri görünce evlerine kapanmayıp sevinerek desteklerinde tabiki sorun yok.

Sorun;
Birlikte yaşanılan topraklarda bazı hassasiyetlere dikkat ederek, topraklarımızdan geçişlerini alkışlayabildikleri güçlere kimlerin izin verdiğini de düşünerek en azından Türk bayrağının da o bayraklar arasında olması gerektiğini düşünmemiş olanlardadır.
''Geleceğimizin nasıl şekillendiği konusu'' altında dikkat çekilmek istenen ince nokta işte budur.
Ana sorunda budur.

Peki ya TÜRKLER onların hassasiyetleri yok mudur?

Kürt kardeşlerini kendisinden ayrı görmeyen Türkler, geleceğimizin şekillenmesine yanlış harçlar koyanlara, küçücük çocuklarını birlikte yaşayacakları diğer etnik kimliklere karşı düşmanlıkla yetiştiren kişilere inceden de olsa nazikçe sitem edemeyecekler mi?

Hadi edemeyecekler diyelim, peki o Türkler Ortak bayrağımızın Kürt ve Amerikan bayrakları arasında olmamasına, (moda deyimiyle ''Algı Yönetimine'') hiç mi kırılmasınlar. Hani ülkemize gelen devlet Başkanlarını karşılama törenlerinde ellere dağıtılan bayraklar var ya, bir çok ülkede benimsenen bu geleneğin içinde misafir ülke bayrağı ile ev sahibi ülke bayrağı bir arada sallanır.
İşte incelik buradadır. Yoksa tabii ki Sayın Ahmet Hakan'ın aşağıdaki sorularına muhatap olacak kabalıkta değiliz.


adaletli yargıç