Gezi olayları sırasında dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz'ın duruşmasında, sanık polis, Başbakan darbe yapılıyor dedi ve ben darbe girişimini bastırdım, şeklinde ifade vermiş..
Gezi parkı sürecinde, iktidar ve medyası, hükümete darbe yapılmakta olduğu propagandasını yaptılar..
Anlaşılan, sanık polis memuru da, savcılık iddianamesine göre, durumdan vazife çıkararak, hükümetimize darbe yapılıyor, şiddetle müdahale etmek zorundayım diye düşündü ve Ali İsmail Korkmazı sıkıştırdığı bir sokakta, diğer sanıklar olan, fırıncı esnafı ile birlikte döverek öldürdü..
İfadesine göre, sanık polis, başbakan'ın beyanlarından etkilenmiş, bağlı medya da zaten, darbe teşebbüsünün şiddetle bastırılması konusundaki yayınları ile, yeterli "teşvikte" bulunmuş adeta azmettirici yönde yayınları yapmıştı, .
Cumhurbaşkanı, Esnaflara, sizler, sadece esnaf değilsiniz, gerektiğinde, polis, yargıç,mahalle emini, herşeysiniz, dedi.. Hızını alamadı,Esnafı çıkarın, toplumda, geriye birşey kalmaz iddiasında bulundu.., Hadi, karşısında, her dediğine tapşın çırpan kalabalığı görünce coştu diyelim, bu yaklaşıma göre,sanık polisle beraber, Ali İsmail Korkmazı döverek öldürdüğü iddia edilen fırıncı esnafı da, "paramiliter bir güç gibi" , Cumhurbaşkanı'nın esnaf tarifine uygun bir tavır mı sergilemiş oluyor..!!
Ceza kanununa göre, azmettiren, suçun cezası ile cezalandırılır..
Devleti yönetenler ve kamuoyunu oluşturan güçler bu hususlara dikkat etmek zorundadırlar, yoksa, kaçmaya çalışan, silahsız genç bir insan, sokak arasında dövülerek linç edilir ve bu şerefsiz davranışın sorumluluğu bütün toplumun boynunda, vicdansızlık yaftası olarak, asılı kalır..

Şsyda Gümüşçü