Türkiyede toplumsal/siyasal hoşgörü'nün en tipik kanıtı, Selahattin Demirtaş'a açılan siyasi kredidir.. Hdp Eşbaşkanı, gerek yetiştiği siyasal iklim ve gerekse de edindiği ideolojik müktesebat bakımından, kaba bir barış retoriği ile ambalajlanmış örgüt söylemini kullanıyor.. Bu tarz'ın başat özelliği, nicelik olarak çoğaltılmış/tekrar edilen, barış ve demokrasi söylemlerinin altındaki tehdit havasıdır. Parti içindeki kürt unsurların yanında partiye eklemlenmiş kürt olmayan unsurların belagatlarında da aynı tonlar hakimdir.... Bu tarz, dağdaki unsurlara ve şehirlerdeki sokak eylemcilerine dolaylı bir selam çakma zorunluluğundan doğmakta olup, şiddeti, barışa en yakın zamanlarda dahi kısık ateşte servise hazır halde tutmak amacına yöneliktir.. Toplumda popülarite kazandığı süreçte -6-8 Ekim , sokak isyanına- yaptığı çağrı, dillerindeki barış söyleminin, kendi anladıkları ve hedeflerine uygun bir manada mündemiç olduğunun, en kanlı/ canlı örneğidir.. Tedhişe yapılan örtülü davet, onlarca insanın hayatını kaybetmesine neden olmuş, kamu düzeni zarar görmüş ve buna rağmen, davetin sahibine, toplum, demokrasi adına %13 oranında bir kredi açmıştır.. Bu kredinin, muhataplarca anlaşılamayan mesajı, Türk milliyetçiliğinin radikal damarı ile aynı sayıda parlamenter temsile tekabül etmesidir.. Seçmen, demokratik temsilde kuyumcu terazisi ile adeta, hassas bir tartı işlemi yapmış ve iki radikal potansiyeli, mecliste eşit konumda tutarak, toplumsal barış dengesine işaret etmiştir.. Hdp'ne oy veren seçmen, eş genel başkanın uzun yıllardır dağda olan kardeşini dert etmemiş ve radikal bir tercihle, siyaseti, şiddetin önüne koymuştur..
Toplum'un barış ve demokrasi algısı ile, etnikçi bir siyasetin dümen suyunda giden siyasetçilerin algısı arasındaki fark her geçen gün daha belirgin hale gelmekte olup, tarihi bir fırsat, şiddetin şehvetine kurban edilme tehlikesi ile karşı karşıyadır.. Sonuç olarak, 7 Haziranda ortaya çıkan seçmen hassasiyeti, büyük hesaplar içinde oldukları zannında olan siyasetçilerin ferasetinden çok daha yüksek seviyede olup , gelecek için, -cesaret dolu-, demokratik bir olgunluğa işaret etmektedir..Tekrar seçimden, tekrar iktidar hayalleri kuranların , dikkate almaları gereken, bu gerçekliktir...

Dilara Yansız