Ergenekon sürecinde, hile ile kozmik odasına (kalbine) girildi, komplo , hayasız ithamlar ile komuta kademesi dağıtılmaya çalışıldı, içine sızdırılan düşman unsurlar ile üniformasının itibarı zedelenmek istendi, halk ile karşı karşıya getirildi, suçsuz ve habersiz askerleri linç'e uğradı..
Kolu kanadı ve kalbi kırılmış halde, hendeklere, pusucu hain terörün üzerine gönderildi, güvenlik güçleri ile bölgeyi temizledi, sokak sıokak çatışmalara girdi, şehitleri gazileri küçümsenmeyecek sayılarda..
Şimdi de, sınır dışı harekata girişti, düzenli ordularla savaşmaya değil,, sınırlarının hemen dibini, emperyalizm'in imalatı, itarihin en kanlı terör örgütlerinden birinden temizlemeye, bir diğerini, Fırat'ın doğusuna doğru sürmeye hazırlanıyor..
Tarihin bütün zamanlarında bataklık olmuş bir alana,( bugün de vekalet savaşı denilen yeni emperyal paylaşımlara sahne olan..) askerimizin girmesinin, riskleri olsa da, gereği yapılmalı.....
Lafı eğip bükmeye gerek yok, bu topraklarda , kendi ordusunun ağırlığından huzursuzluk duyan, ve her fırsatta husumet saçanların varlığı, bir ülke gerçeği.... Ama , hiçbir dönemde, asker bu kadar hırpalanmadı, bu vebalden kurtulmanın yolu, Tsk'nin itibarının iadesini sağlamaktan geçiyor..
Sınır ötesi operasyonların ne kadar süreceği tahmin edilemiyor.. Osmanlı ,son zamanlarında, Balkanlardan, Sarıkamışa kadar askerini hor kullandı,bedelini ödedi, buna rağmen , "bakiyesi", istiklal savaşını başardı.. bu kadar fedakar bir geleneği, siyasi hesaplarla daha fazla yıpratmanın, yıpranmasına göz yummanın, bu cehennem ortamında, hesap edilemez maliyetleri olabilir..






Kartal Kandemir