Demokrasiye hakiki darbe teşebbüsüne rağmen ( e- muhtıra gibi çaKma'lar bir tarafa...) , batı mahfillerinin , "kanaatlerini" henüzi netleştiremediği anlaşılıyor..
Avrupa Parlamentosu Başkanı da, Başbakan ile ortak basın toplantısında, satır aralarında, darbe girişiminin hemen ardından, -çok sayıda kişi hakkında yasal işlem başlatılmasını- anlayamadıklarını ...... darbecilerin, bu kadar kısa zamanda nasıl tespiıt edildiğinin, merak uyandırdığını, alınacak tedbirlerin haklı olduğunu ,fakat, hukuk içinde kalınması gerektiğini ileri sürdü....
Abd, Başkan yardımcısı da, Cumhurbaşkanı ile yaptıkları ortak basın açıklamasında, savaş uçaklarının hücumunu, izlerken önce,bilgisayar oyunu zannettiklerini ifade etti..
Atlantik ötesi ve AB yetkililerinin kanaatlerini ifade edişleri, biraz istihza kokuyor..
Maddi vakıalar çok net, silahlı kuvvetlere yerleştirilmiş , rutbe kazandırılmış ve sayısal olarak önemli boyutlara ulaşmış unsurlar, silah ve bomba kullanarak fütursuzca ve şuursuzca katliam yaptılar.
Silahların halka ve kurumlara çevrilmesine kadar olan süreçte, istihbari boşluklar üzerindeki şüphe giderilmedi, içişleri Bakanının görevden azli bu durumunun doğrudan kabulü gibi..( Mit'in de görev zaafı içinde olduğu en üst seviyede itiraf edildi)Halkın, gözünü tuhaf bir biçimde kan bürümüşlerin, önüne çıkması ile kalkışma bastırıldı, bu süreçte de, komutanlar derdest halde ve kritik yetkililer de sutre gerisinde gelişmeleri izlediler.. ( silah kuşanıp, Trt'yi kurtarmaya giden bakının içişleri bakanlığına, görev değişikliği ile getirilmesi de , bu süre üzerindeki gölgeli durumun dolaylı ikrarı gibi.. )
Bu kadar tartışmalı bir zaman diliminden sonra, darbe öncesi derin istirahatte olan yetkililerin, aniden, çarşaf çarşaf listeleri devreye sokup takibata başlamasını , demokrasi hassasiyeti tavan yapmış kişilere anlatmak kolay da, batının farklı düşündüğü anlaşılıyor..
Çare, boşlukların, ihmallerin, makul izahını yapmaktan geçiyor, " bize destek çıkmadınız, yalnız bıraktınız" serzenişleri biraz arabesk kalıyor.. millet aslan gibi dikilmiş, yurt dışından takviye gelse ne olur, gelmese ne olur......

Meral Hancı