Kur, faiz sarmalından çıkma mücadelesinde, Külliye'nin danışmanlarının çabaları giderek daha belirgin ve etkileyici hale geliyor.

Cumhurbaşkanı, kendini çok önceden bu yana, faiz karşıtlığında konumlandırdı. Enflasyon ve faiz arasındaki geçişkenlik konusunda sabit bir noktada duruyor, faiz düşünce, enflasyon da düşmek zorunda hipotezini savunuyor. Merkez Bankası da yeni Başkanı ile birlikte, fiyat istikrarı konusundaki konservatif tutumunu yumuşattı, salam politikası uyguluyor.

Kendi bağımsızlığı üzerindeki spekülasyonları azdırmadan, ince ince dilimlerle faizi törpülüyor. Nispeten, uygun bir gerekçe de bulmuş durumda, "kararları sadeleştirme yoluyla, algıları da müspet yönde etkilemeye çalışıyor.

Bütün kurumların külliyeye endekslendiği bir düzende, işi zor, ekonomik faktörlerdeki oynaklıklar da işi büsbütün çetrefilli bir hale getiriyor.

Büyümede gerileme, piyasayı genişletici tedbirlerde kantarın topuzunun kaçmış olması, faiz koridoruna müdahaleyi nerdeyse imkansız hale getirdi.

Şimdilik, ekonomik daralmaya rağmen, enflasyon gerilemiyor. Para kurulunun öngörüsünün aksine, ne toplam talepteki düşüş ne de gıda fiyatlarındaki aşağı yönlü seyir, enflasyonda kademeli bir düşüşün sinyallerini henüz vermiyor.

Kurlardaki sert hareketlerin de,iyimser olmaya dahi imkan vermediği ortada.

Merkez Bankası, ekonomik göstergelerin baskısı altında, kur, faiz, enflasyon (fiyat istikrarı) virilinde yön bulmaya çalışırken, Külliye danışmanları, kur seviyesi tespit ediyorlar , dolar için 3 t.l gibi, faiz konusunda da, toplantı öncesi, pass geçileceğini piyasalara fısıldıyorlar.

Kur, faiz kararından sonra, hala belirsizliğini koruyor dolayısıyla, faizlere emir komuta zinciri içinde müdahale de şimdilik askıda. Merkez Bankası /danışman, Ekim toplantısında pas dedi, kasım toplantısında bop dermi bilinmez, çünkü,
piyasalar da rest çekmeye hazır gibi..!!



Rengin Hancı