2012 |
|
Tweetle |
|
Suriye'nin geleceği birbirine geçmiş iki bölgesel cepheleşmeyi tehlikeli bir noktaya getirdi: İran merkezli Sünni dünya ayrışma ile İsrail merkezli İran-Mısır'la çatışma senaryoları.. İran-Irak-Suriye cephesi ile bölgenin diğer ülkeleri arasındaki gerginliğin bu kadar tırmandığını hatırlamıyorum. Soğuk Savaş'tan bu yana, Irak işgali dönemlerinde bile, Şii-Sünni kamplaşması böylesine bölgesel boyut kazanmadı. Yıllardır hep tartışılan Şii Blok-Sünni Blok ayrışmasına yönelik tezler hiç bu kadar gerçeğe dönüşmedi. Sadece birkaç günlük gözlem bile bunu anlamaya yetiyor artık. Türkiye'nin Suriye'de değişimin öncü ülkesi olması, Irak'taki Sünnilerle yakınlaşması, Irak'ın etnik ve mezhepsel ayrışmasının Türkiye ile Kürtleri yakınlaştırması "Sünni ittifak" tezlerinin yıllardır devam eden ciddi sorunların bile üstünde tutulduğu gerçeğini ortaya koyuyor. Tahran'ın Şam yönetimine tam desteği, Tahran-Bağdat dayanışmasının Şam'ı korumaya alması da "Şii ittifak" tezinin her şeyin üstünde tutulduğunun göstergesi. Mesut Barzani'nin Türkiye ziyareti ve verdiği mesajlar, Tarık Haşimi'ye sağlanan koruma, Nuri El Maliki'nin "Türkiye düşman oldu" açıklaması ve Tahran ziyaretiyle verdiği fotoğraf da bir tür mezhepsel dayanışmadır. Maliki gibi ...... Kaynak : http://yenisafak.com.tr/Yazarlar/?i=32095&y=IbrahimKaragul Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız. |
|
|
|
|
|
Bu köşenin diğer yazıları;
* Parantez içerisindeki sayılar ilgili köşe yazısına yazılan ters köşe yazılarının sayısıdır. |