SİLİVRİ Cezaevi kapılarını ilk kez gazetecilere açtı. Adalet Bakanı Sadullah Ergin eşliğinde gezdik cezaevini...
İlk izlenim: Her yer pırıl pırıl... Bize özel mi, her zamanki hali mi? Karar vermek zor.
Silivri Cezaevi deyip geçmeyin: Burası orta büyüklükte bir kasaba... 10 bin tutuklu ve hükümlü, 5 bin de personel çalışıyor. Yani 15 bin nüfusu var. İnfaz koruma memurları, cezaevi içinde bir günde 18 kilometre yürüyor... Küçük çapta bir cezaevi gezisi için en az beş kilometre yürümek gerekiyor. Yani devasa bir yapı var karşımızda.
Adalet Bakanı öncelikle tutuklu ve hükümlüler için verilen sağlık hizmetlerini tanıttı. Cezaevi içinde bir devlet hastanesi oluşturulmuş, çok sayıda uzman doktor görev yapıyor hastanede... Ayrıca Silivri Cezaevi kampusunda bulunan bütün cezaevlerinin revirleri de var, orada da günün her saati sağlık hizmeti veriliyor.
Bakanın tanıttığı ikinci yer: Mutfak... Mutfağa abartılı hijyen önlemleri içerisinde alınıyoruz. Titizlik had safhada... Kazanlar dolusu yemekler pişiyor mutfakta. Temizlik, düzen, intizam açısından 10 numara... Karavanadan tattık: Lezzet ve çeşitlilik hiç fena değil.
Ortak kullanım alanları da Bakanın önem verdiği yerler: Tutuklu ve hükümlülerin kullanımına hazır bekleyen dershaneler, spor salonları, bilgisayar odası falan... ......
Kaynak :
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/20536611.asp?yazarid=131
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.