Kötülüğün cisimleşmesi |
|
Tweetle |
|
Bütün inanç sistemleri insanı kötülükten uzak tutmayı hedefler. Tek tanrılı dinlerin farkı, insanların kötülüğü bir dış etken olmaktan çıkarıp 'kendilerine ait' bir özellik olarak görmeleriydi. Böylece dindarlık bir nefis muhasebesini ima etmeye başladı ve buna paralel olarak efsaneler, sonrasında edebiyat ve nihayet psikoloji bilimi, insan ruhunun içinde gezinen ve ne yaparsak yapalım kazınamayacak olan 'kötülükle' uğraşmaya, onu anlamlandırmaya ve normalleştirmeye çalıştı. Ama kötülüğün tekil insan ruhu içinde zapt edilmesi gerçekçi değildi. Sıradan menfaatlerden dizginlenemeyen ihtiraslara uzanan bir dürtü zinciri, insan ilişkilerini de 'doğal olarak' kötülüğün alanına çekti. İnsanlar teşkilatlar kurarak bile bile başkalarına zarar vermekten, haksızlık yapmaktan çekinmediler. Modern dünya bu çıplak kötülüğü kurumsallaştırmayı ve örtük hale getirmeyi bildi. İdeolojik inanç sistemleri 'zararlı' ilan edilen insanların ezilmelerini ve yok edilmelerini mubah kılarken, bunu yapanlara vicdanî rahatlık da temin etti. Böylece 'işkenceci' kimliği sadece bazı insanların işi olmaktan çıkıp geniş sistemleri temsil eden bir metafora dönüştü. Bu sistemin işleyebilmesini sağlayan ise kişiyi aşan bir üst kimliğin varlığıydı ve devletler bu kötülük piramidinin tepesinde yer aldılar. Türkiye'de de devlet ve onun yapı taşı olan kurumlar kötülüğün uygulayıcısı oldular. Askeri, polisi ve güvenlik bürokrasisi ile devlet, sıradan insanların üzerine yürüyüp hayatlarını kararttı. Bu zulüm perdesini yırtabilecek güçte olan tek kurum ise hukuktu, ama ne yazık ki Türkiye'de yargı da güvenlik bürokrasisinin parçası olarak tasarlanmıştı ve resmî ideolojinin işaret ettiği 'zararlıları' ezmeyi görev kabul etti. Savcı ve yargıçlar okuldan itibaren bu yönde eğitildiler ve sonrasında sığ ve bağnaz bir ideolojik kalıba sıkışmış olan yargı mekanizmasına dâhil oldular. Yargının kurumsal kültürü bir elek gibi işledi... Adaleti temel düstur olarak benimseyenleri, nesnel davranmayı etik bir değer olarak görenleri bu yapı içinde ...... Kaynak : http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazarno=1032 Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız. |
|
|
|
|
|
Bu köşenin diğer yazıları;
* Parantez içerisindeki sayılar ilgili köşe yazısına yazılan ters köşe yazılarının sayısıdır. |