Abdülkadir Selvi
22.05.2012
E-Posta
5 saat süren bir yolculuktan sonra geldik Pakistan'a. Sıcak bir şekilde karşılandık. Zaten söz konusu Pakistan olunca, aksini de düşünmedik.
Akşam saatleriydi. Ama öyle gecenin kör bir vakti değildi.
İslamabad sessizdi. Sessizlikten öte korku sinmişti kente.
90'lı yıllarda Güneydoğu'da böyle olurdu. Akşam karanlığı çökmeden insanlar evlerine çekilir. Sokaklar boşalırdı.
Sıcak iklimin hakim olduğu Ortadoğu ülkelerinde akşam serinliği çökünce, sosyal hayatlar başlar.
Pakistan ise normalleşememiş.
Güvenlik bariyerlerinin, kontrol noktalarının olduğu caddelerden geçip, yüksek güvenlikli duvarların arkasındaki otellerde kalabiliyorsunuz.
Bir ülkeye verilebilecek en büyük zarar bu.
Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Parlamento binası ile Pakistan'ın en güçlü kurumlarından Yüksek Mahkeme'nin bulunduğu, "Protokol Caddesi"nde ise kuş uçurtulmuyor.
Bir ülkeye verilebilecek en büyük zarar bu.
Benim açımdan güzel gözlü insanların ülkesi Pakistan.
Çokça Cinnah, bir parça da Butto kokar.
Buttolar, Menderes'ler ve Kennedyler...
İdamlar, ......
Kaynak :
http://www.yenisafak.com.tr/Yazarlar/?i=32496&y=AbdulkadirSelvi
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.