Bir önceki, Türkiye, ABD ve Suriyete tampon bölge başlığı altındaki Cumartesi günü yayımlanan yazımda, Türkiyenin Suriye politikasının manevra alanının çok daraldığını kendi iç politikasındaki gerilimlerden ve iktidarın yanlış uygulamalarından ötürü anlatmaya çalıştım.
Suriye, dünya politikasında rol sahibi hemen her ülke açısından çok önemli bir sınav haline geliyor ve bu gerçek, Türkiye için haydi haydi geçerli.
Türkiyenin Suriyedeki krizin başından beri Şamdaki diktatörlüğe karşı takındığı tavrın yanlış olduğu söylenemez. Ama, Türkiyenin yutacağından fazlasını çiğnemeye çalıştığına dair bir algıya yol açtığı da kolay kolay inkar edilemez.
Suriye konusunda, Türkiyeye dönük beklentilerin giderek arttığı şu dönemde ise, Türkiyenin o beklentileri karşılayabilmesinin mümkün olamayacağı ise, Suriye politikasındaki tavrının yanlışlarından ziyade, iç politikasının fazla bagajlı hale gelmesinden kaynaklanıyor.
Dış dünyadan gelen beklentilerin nasıl yükseldiğinin en çarpıcı örneği, bir önceki yazımızla eş zamanlı olarak İngiliz gazetesi The Independentın Cumartesi günü yayımlanan başmakalesi. Türkiyenin Suriyede öncülük yapmasının tam zamanı başlıklı The Independent başmakalesinde şu ......
Kaynak :
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/20693205.asp?yazarid=215
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.