AKP'nin yeni cumhuriyeti |
|
Tweetle |
|
Oy verdiğiniz bir partiden hiçbir beklentinizin olmaması, buna karşılık oy vermediğiniz bir partiden ülkenizi istikrara ve demokrasiye kavuşturmasını beklemeniz epeyce garip bir durum olurdu. Ama son seçimlerde Türkiye'deki laik kesim bu garip çelişkiyi, garipliğini pek de fark etmeden yaşadı. Anketler hâlâ hükümeti beğenmesine rağmen oy vermeyeceğini, ama muhalefeti beğenmemesine rağmen o partilerden birini destekleyeceğini beyan eden anlamlı ölçekte bir kitlenin varlığına işaret ediyor. Öte yandan AKP'nin ana kitlesi muhtemelen pek fazla irdelemeden, 'doğal yakınlığın' ima ettiği beklentilerle bu partiye oy vermişti ve genelde iktidarın performansından hoşnutsuz kalmadı. Ancak son dönemde özellikle Kürt meselesinde sergilenen yalpalamalar ve Başbakan'ın öfkeli ve hoyrat üslubu, İslami kesim içinde bir miktar rahatsızlık yaratmış gözüküyor. Verdikleri desteği gerçekçi bir siyasi analize dayandıranlar ise laik kesimin demokratları oldu. Bu grubun değerlendirmesine göre AKP zihniyet olarak demokrat olmadığı gibi, bu yönde hızlı ve radikal bir değişim gösterme ihtimali de zayıftı. Buna karşılık AKP iktidarı hem kendi kesiminin taleplerini taşımasıyla, ama çok daha önemli olarak o güne dek kamusal alanı daraltmış ve hegemonik baskısı altında tutmuş olan Kemalist rejimin nüfuzunu kısıtlamasıyla 'demokratikleştirici' bir güçtü. Diğer bir deyişle AKP'den beklenen nihai anlamda 'en doğru' reformları yapmasından ziyade, yanlış olan bu sistemin zeminini dağıtmasıydı. Bu çabanın AB üyelik sürecinde kaçınılmaz olarak bir demokratik reform stratejisi oluşturacağı öngörülüyordu ki nitekim öyle de oldu... AKP hiçbir seçimde topluma demokratların anladığı anlamda bir demokrasi sözü vermedi. Millet kavramının meşruiyetine sığınarak ...... Kaynak : http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazarno=1032 Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız. |
|
|
|
|
|
Bu köşenin diğer yazıları;
* Parantez içerisindeki sayılar ilgili köşe yazısına yazılan ters köşe yazılarının sayısıdır. |