Dink davası, Susurluk'a döndürülmemeli... |
|
Tweetle |
|
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, 19 Ocak 2007'de gazetesinin önünde kurşunlanarak öldürüldü. Davası 5 yıl sürdü. Bir ay önce İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi kararını verdi. Cinayette bir "örgüt" bulunamadığı belirtilerek 18 sanığın hepsinin beraatine hükmetti. Sadece Yasin Hayal'e, "cinayete azmettirmekten" ağırlaştırılmış müebbet hapis verdi. Mahkeme başkanı, kimsenin içine sinmeyen kararını televizyonlarda savundu; "Örgüt olduğu görülüyor ama delil bulamadık" dedi. Davanın savcısı, daha önce görülmemiş şekilde itiraz etti; "Delil de var, örgüt de var" dedi... Ancak bu davada umudun bir adresi vardı. Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kendisine bağlı Devlet Denetleme Kurulu'nu (DDK) devreye sokmuştu. İşte önceki gün, kurum bir yıldır süren çalışmasının raporunu açıkladı. Raporda, cinayetle ilgili kamu görevlilerinin ihmali ve sorumluluğu gözler önüne serildi. Hrant Dink'e yönelik bir tehlikenin varlığının emniyet ve jandarma personelince öğrenilmiş olduğu halde, korunmasına yönelik istihbarat birimlerinin gerekli çalışmaları yapmadığı, işbirliğine gitmediği, idarî makamların da, her kademedeki sorumluların zincirleme eylemleri sonucunda, tehlikeyi önlemek için gereken tedbirleri almadıkları belirtildi. Raporun önemi şu: Emniyet, jandarma ve valiliklerdeki kamu görevlileri hakkında, ana cinayet davası kapsamında soruşturma açılması ve yargılanmaları gerekiyor. Dink davasında bu kamu görevlileri konusu çok önemli. Çünkü davanın savcısı, cinayetin arkasında Ergenekon terör örgütünün bulunduğunda ...... Kaynak : http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazarno=1038 Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız. |
|
Bu köşenin ters köşe yazıları; Ergenekona bağlamak...Necati Burma |
|
|
|
Bu köşenin diğer yazıları;
* Parantez içerisindeki sayılar ilgili köşe yazısına yazılan ters köşe yazılarının sayısıdır. |