Cenin hakları |
|
Tweetle |
|
Hakların belirlenmesinde laik/liberal bakış açısı, "çıkar"ı esas alır. Buna göre öznenin bir fiilde çıkarı varsa hakkı da vardır. Bu açıdan -çeşitli sebepler dolayısıyla- ceninin öldürülmesinde annenin çıkarı söz konusu olduğundan onu öldürme hakkı da vardır; ceninin canlı olması öldürülmemesinin gerekçesi olamaz, çünkü hayvan da canlıdır. Hayvanı keser, etini yeriz; çünkü hayvan canlı da olsa zihin-bilinç sahibi, yani kişilik değildir; nitekim talep etmez. Liberal hak teorisine göre ceninin olmayan çıkarı ile annenin çıkarı arasında tercih anneninkinden yana yapılır. Çıkarına rağmen, kadının doğurmaya zorlanması, bedenini kendisine bağımlı başka varlığın (cenin) ihtiyaçlarını karşılamak için kullandırmak zorunda bırakılması kadının bedeni ve geleceği üzerinde karar verme, onun özerk birey olma hakkına aykırıdır. Liberal felsefe hak ve özgürlüklerin belirlenmesinde bireyi, bireyin kendi çıkarını istemesini, elde etmesini, ona sahip olmasını ve korumasını esas aldığından, acı hissetmeyen ve talepkar olmayan cenini hak sahibi görmez. Nitekim Amerikan Federal Yüksek Mahkemesi 1970'lerde Roe v. Wade kararını verirken, kürtajda kadının kişisel kararının özel yaşama hakkının özerk alanına girdiğini düşünmüştür. AİHM de, doğmamış çocuğu kendi başına hak sahibi saymaz. Bebeği istemiyorsa, menfaati dolayısıyla aldırabilir. İslam bakış açısından hamile kadın, "taşıyıcı"dır, bir başka canı taşımaktadır, bu ona taşıdığı canı aldırtma hakkını vermez, babasına da, şu veya bu ayda devletin çıkarttığı yasalara da. Genel olarak dinlerin ve özelde İslamiyet'in bakış açısından ise cenin "can"dır, canın korunması temel bir ilkedir. Cenin, sperm ile yumurtanın döllenmesinden itibaren başlar, can teşekkül eder. Anne karnında ...... Kaynak : http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazarno=1025 Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız. |
|
|
|
|
|
Bu köşenin diğer yazıları;
* Parantez içerisindeki sayılar ilgili köşe yazısına yazılan ters köşe yazılarının sayısıdır. |