Suriye hiç demokrasi ile yönetilmedi. Önce Hafız Esad, tam bir diktatöre yakışır biçimde yönetti Suriyeyi, şimdi de oğlu Beşar Esad aynı yolu izliyor.
Suriyedeki rejimin sonu yok elbette. Yıkılması çok uzun sürmez.
Ancak Suriye konusunda Türkiyenin bugün aldığı tavrın benzeri hatta aynısı 30 yıl önce de yaşanmıştı.
Beşar Esad üstelik Mevlit Kandili gecesi Humusa büyük bir saldırı düzenledi. 300ün üzerinde insan öldüğü ileri sürülüyor.
30 yıl önce de Hamada büyük bir ayaklanma başlamıştı.
Yine aylardan şubattı. Suriyede ayaklananlara Suudi Arabisandan silah ve para yağıyordu.
Bu silahlar ve para tıpkı bugünkü gibi yine Türkiye üzerinden geçiriliyordu Suriyeye.
Ancak Suudi Arabistanın parası da gönderdiği silahlar da Suriyede Baas Partisine karşı ayaklananların başarıya ulaşmasına yetmedi. Bugün 30 yıl önce olanların aynısını yaşıyoruz. Suriyedeki ayaklanan kesime yine bazı Arap ülkelerinden para ve silah gönderildiği ileri sürülüyor.
İlginç olan, bu iş için yine Türkiyenin merkez seçilmesi.
Suriye muhalefeti hem askeri hem de sivil kadrolarıyla Türkiyede konuşlanmış durumda.
İddialara göre Suriyeli muhalif subaylar bizzat Türk Silahlı Kuvvetlerinin denetim ve gözetiminde Antakyadan Suriyeye gönderiliyor. Tekrar geri gelen muhaliflerin Türk Silahlı ......
Kaynak :
http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=429343&Categoryid=4&wid=142
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.