Selahattin Duman
22.02.2012
E-Posta
Çocukluğumdan beri dinlediğim geyiklerin en klasiğidir.. Eski patronlarımdan Haldun Simavinin Bizim insanımızın yarısının gözü görmez, görmediğini de bilmez.. lafıyla örtüşür.. Bu soruyu usanmadan sorup durmalarının sebebi budur..
Birinci ameliyattan yirmi dört saat sonra anladım ki ben dünyayı gönül gözüyle seyrediyormuşum..
Gönül gözü.. deyiminin karşılığı şu..
Gözlerinin bulunduğu yer budak deliğinden farksız oluyor.. Sen görmediklerini hissiyatınla algılıyorsun..
Bu deyimi de lisaniyatımıza Vaka nüvis (*) Bostanizade Yahya Efendi sokmuştur.. Kendileri Üçüncü Mehmet dönemi tarihçisidir..
(*)Vaka nüvis: Eski zamanının tarihçisi oluyor.. İşleri Padişahı gazaba getirmeden olayları yazmaktı..
Padişah Üçüncü Murat ile korsanlar tarafından kaçırılıp, köle olarak satıldıktan sonra saraya giren Venedikli Sofia Baffonun (Safiye Sultan) bilmem kaçıncı oğulları Üçüncü Mehmet..
Dizi okurunun anlayacağı gibi bir tarif daha vereyim..
Muhteşem Yüzyıl dizisindeki Kanuninin torunu..
***
Üçüncü Mehmet (1595) tahta çıktığı gün on dokuz kardeşini boğdurtmuş..
Şiddeti, hiddeti bir garip..
O devrin Seyrek bıyıklı asabi şahsiyeti o muhterem olduğundan vaka nuvis kısmı dilini tutuyor..
Misal, on dokuz erkek kardeşinden başka yirmi ......
Kaynak :
http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=432461&Categoryid=4&wid=1
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.