'Kürtçe bir medeniyet dili mi?' |
|
Tweetle |
|
İslamiyet, bir "medeniyet davası ve daveti" midir? Muhafazakâr-dindar aydınlar iki yüz senedir bir medeniyet rüyası görüyorlar. Rüya görene bir şey anlatmanın yolu onu uykudan uyandırmaktan geçer. Ve eğer Efendimiz (s.a.s.)'in işaret ettiği "İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar" hükmünü esas alacaksak, din insanı uyandırmak, ona asli ve ebedi hakikati hatırlatmak ve hiç kuşkusuz insanı müteal, batın ve öte aleme yöneltmek ister. Bu da "Allah merkezli bir alem tasavvurundan insan merkezli bir dünya görüşü"ne geçişle sağlanmaz, aksine ters istikamette geçişle olur. Müslümanların uzun zamandır "mede-niyet"ten anladıkları ihtişamlı iktidarlar, refah toplumları, bilim ve teknolojide üstün ilerleme, ekonomik büyüme, yüksek askerî güç ve elbette Batı uygarlığına yüceltilmiş bir dünya imparatorluğuyla meydan okumaktır. İslam'ı salt bir medeniyet iddiasına indirgeyenlerin ya Batı'nın periferisinde olduğu hissini bir türlü içinden atamayan okumuşlar -siz bunlara İbn Haldun'un "galipleri taklid eden mağluplar"ı deyin- veya "tuzu kuru yeni zenginleşmiş zümreler" ki, 1994'ten bu yana yerel ve merkezi yönetimi kontrol etmenin kendilerine sağladığı kolay zenginlik onların "medeniyet dürtüleri"ni tahrik ediyor. Ya da gizledikleri milliyetçiliklerini İslamiyet'i bir medeniyet iddiasına indirgeyerek bir yandan "Türkiye-dışı Müslüman toplumlar"a geride kalan Osmanlı medeniyeti üzerinden yeni hegemonya kurmak, diğer yandan Batı'ya karşı yanlış zemindeki rekabet ve hesaplaşmada İslamiyet'i koruyucu bir zırh, araçsallaştırılmış bir kaynak olarak kullanmak istiyorlar. İslamiyet, salt bir medeniyet iddiası, davası ve daveti değildir. Bu ...... Kaynak : http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazarno=1025 Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız. |
|
Bu köşenin ters köşe yazıları; Medeniyet,Din ..hamiyet serin |
|
|
|
Bu köşenin diğer yazıları;
* Parantez içerisindeki sayılar ilgili köşe yazısına yazılan ters köşe yazılarının sayısıdır. |