Sevgili okurlar, bu haftaki pazartesi sohbetimizde gündemde olan birkaç konuya değinmek istiyorum. Öncelikle Özel Yetkili Mahkemeler (ÖYM) kaldırılmış olmasına rağmen tutuklulukların hâlâ ve ısrarla devam ettirilmesi, 5 yıla yaklaşan davaların esas amacını ortaya koymuştur. Bu davalar adaleti sağlamak için değil, intikam almak, cezalandırmak içindir.
Aslında başından beri böyle olduğu biliniyordu. Yıllardır anlatıyoruz, ama malum koro yargıya müdahale etmeyin sloganıyla, bu davaları sorgulayan herkesi darbeci, askerci ilan etmekten, her türlü yalan dolanla aşağılamaktan, karalanmaktan geri durmadı. Oysa geldiğimiz nokta ne kadar haklı olduğumuzu ortaya koydu.
Kuvvetli şüphe
Hâkimler, aralarında milletvekillerinin de bulunduğu sanıklarla ilgili kararlarında şiddetli suç şüphesi ve kaçma ihtimali olduğunu ileri sürüyor. Bu sav geçerli ve mantıklı değil. Çünkü bu davalar zaten telefon konuşmalarına dayanıyor, bulunacak başka kanıt olmadığı gibi sanıkların kaçmasını gerektirecek bir durum da yok.
Yargının tükenişi
ÖYMler kalkmış olmasına rağmen tutuklulukların sürmesi yargının tamamen tükenişinin de bir kanıtı. Yargı ne yazık ki bu davalarda iktidardan gelen talimatları uygular duruma düşmüştür. O mahkemelerin hâkimleri hayatları boyunca bu yaptıklarının hesabını veremeyecekleri gibi vicdanları da hep sızlayacaktır.
Tek karar verici
Öyle anlaşılıyor ki bu davalarda bir tek karar verici var. Eğer o isterse tutukluluklar sona erecek. Aksi halde çok uzun yıllar sürecek. Çünkü görünen o ki, hâkimler ......
Kaynak :
http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=468884&Categoryid=4&wid=142
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.