Mehmet Ali Birand
03.08.2012
E-Posta
Son aylarda İranı unuttuk. O tarafta işler iyi gitmiyor. Nükleer Silah görüşmelerinde yine sonuç alınamadı. Suriye sorunu giderek derinleşiyor. İran Batı cephesiyle tek başına mücadele ediyor ve kimseye güvenmiyor. Saygı duyduğu ve dinlediği birkaç ülke arasında Türkiye de var, ancak Ankara için Esadı harcamaya da hiç niyeti yok.
İRAN BÖLGENİN EN ÖNEMLİ OYUNCUSU OLDU...
İran, nükleer enerji sahibi olabilmek için yıllardır uğraşıyor. Ancak komşularının büyük bölümü kuşku içinde. Zira nükleer enerjinin bir adım ötesinde nükleer bomba sahibi olunabiliniyor. İranın gerçek niyetinin de Nükleer güç statüsünü kazanmak olduğu tahmin ediliyor.
Dini Lider Hamaney ne kadar güvence verse de, İslam dinine göre, Kitle İmha Silahı üretmenin günah olduğunu söylese de, kimselere inandıramıyor. Zira kimse Tahrana güvenmiyor.
İranın da bu güvensizliğin yayılmasına epey katkıda bulunduğunu unutmamak gerekir. 1980lerde kendi İslam devrimini ihraç etmeye çalışması, başta Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri olmak üzere, Sünni Araplara cephe alması ve tabii İsraili ortadan kaldırma politikasıyla, bölgede yeterince kuşku ve kaygı yaratmasını bildi.
Kaynak :
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/21135999.asp?yazarid=69
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.