Geçmişte bir yere anılarınızdan olan bir nokta koyup oradan bugüne bir çizgi çizdiğinizde hayat biraz anlamsız gözükür.
Uzun yılların içinde yaşananları siz tek bir ânın içine sıkıştırarak hatırladığınızda, geniş yıllara yayılan hayatınız minicik bir ânın içinde sıkışır, zamanın darlığı yüzünüze çarpar.
Müşfik Kenteri gördüğüm ilk ânı hatırlıyorum.
Başında bir beyzbol şapkasıyla sahneye girip elindeki patlak topu yere vurmuştu.
Daha otuzunda yoktu herhalde.
Ben de sekiz dokuz yaşlarında olmalıyım.
Babamın Çemberler piyesinin galasıydı.
Nasıl parlak bir ışığı varsa, sahneye girişi çocuk ......
Kaynak :
http://www.taraf.com.tr/ahmet-altan/makale-bir-noktadan.htm
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.