Abdülkadir Selvi
10.09.2012
E-Posta
Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın, otağını kurduğu Kahlenberg tepesinden Viyana'ya bakıyorum.
Deli deli akıyor Tuna.
Nil'i severim ama Tuna'nın gönlümdeki yeri bir başkadır.
Benim için Balkanlar'dır Tuna.
Balkanlar ise hüzün.
Bu kez Avrupa'nın tam ortasında Viyana'dan seyrettim Tuna'yı.
Dilime Üstad Necip Fazıl'dan dizeler takıldı
"Şimdi dövün Sakarya, dövünmek vakti bu an;
Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an;
Hani Yunus Emre ki, kıyında geziyordu;
Hani ardına çil çil kubbeler serpen ordu?
Nerede kardeşlerin, cömert Nil, yeşil Tuna"
Sakarya misal, sırtına vurulmuş tarihin yükü altında kıvrım kıvrım kıvrılırken, bendini yıkmak için zorlar, köpürür, hırçınlaşır.
O nedenle bir parça da Türkiye'dir, Tuna...
Tuna ne kadar hırçınsa, ona inat sakindi Viyana...
Ama Viyana'nın dingin yaşamı dahi, bizim fırtınalı siyasi gündemimizi konuşmaya engel olamadı.
Cumhurbaşkanlığı seçimi, AK Parti'de 3 dönüm kuralı ve Başbakan ......
Kaynak :
http://www.yenisafak.com.tr/Yazarlar/?i=33975&y=AbdulkadirSelvi
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.