Sevgili okuyucularım, önce bir konuyu
itiraf etmem gerekiyor. Bu Balyoz davasında
verilecek karar konusunda ben yanıldım. Şöyle
düşünüyordum:
“Mahkemenin siyasi amaçla kurulduğunu hepimiz biliyoruz. Bir sürü haksız ceza
yağdıracağı kesin. Ama çok sayıda sanığa ya beraat verilecek, ya da hapis yattıkları süre dikkate alınarak tahliye edilecekler. AKP ve bunların kamuoyu böylece ‘Bakın işte,
adaletli bir yargılama yapıldı’ diyecek.”
İyi niyetle düşünüyordum ve tamamen yanıldım. Cezalar yağdırıldı, beraat kararları sadece tutuksuz yargılanan astsubaylar için verildi.
365 sanıklı, 250’si tutuklu bir dava
düşünün ki, tutuksuzlar da eklenerek 324
kişiye hapis layık görülüyor, tutuksuz
yargılanan subayların da tutuklanmasına karar veriliyor. Olacak şey değildir.
Efendim bunun daha Yargıtay aşaması varmış da, son sözü Yargıtay söyleyecekmiş de!..
Hangi Yargıtay, hangi yüksek yargı var bu saatten sonra?
Yargıtay’ın bu davayı inceleyecek dairesi de, aynen öteki daireler gibi son furyada AKP’nin eline teslim edildi. AKP’nin arka bahçesi olan HSYK, Danıştay’a olduğu gibi Yargıtay’a da yandaşları seçti ve işi bitirdi.
Bu davanın dosyalarındaki sayfa sayısı bir
milyonu geçiyor. Hangi Yargıtay bu dosyaları didik didik edip okuyacak da nasıl karar verecek?..
Ve kararını acaba kaç yıl sonra verecek?
Haksız yere ceza yağdırılan bu insanlar daha kaç yıl hapishanelerde bekleyip
duracak, belki ......
Kaynak :
http://www.ilk-kursun.com/haber/119994
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.