-SEVGİLİ okuyucularım, yukarıdaki başlık bana değil. Serdar Turgut’a ait, Onun dünkü yazısının başlığı. Serdar benim eski arkadaşımdır ve şu anda AKP destekçisi olduğu kadar, Fethullah Gülen’in de yandaşıdır. Burada bazen onun yazılarını eleştirdiğimi anımsarsınız.
Bu yazı eğer bizim gazetede, ya da çok az sayıda bulunan başka bir muhalefet gazetesinde yayınlanmış olsaydı, okuyunca “Aferin, çok güzel ve gerçekçi bir yazı olmuş” der ve geçerdim. Ama bunları Serdar’ın yazmış olması çok önemlidir.
Şimdi onun dünkü yazısına dönüyorum ve biraz kısaltarak sizlere aktarıyorum. Bir iktidar yandaşının bile günümüzde bunları yazmak zorunda kalması çok ilginçtir. Parantez içindeki bölümler bana aittir, işte o yazı:
“Memlekette özel yetkili mahkemelerin yeri ve uygulamaları tartışılırken, başımıza bir de özel yetkili televizyon programları çıktı. Bazı kanallarda özel mahkeme üyeleri kadar titizlikle seçilen tartışmacılar, tartışma programı adı altında hem savcı, hem de hâkim rolünü üstlenerek sonunda orada da durmayıp infaz memuru da oluyorlar.
O programlarda bazı insanlar hakkında suç dosyaları oluşturuluyor, suçlar açıklanıyor ve programın sonucunda ceza karan veriliyor! İnfaz memuru suçlunun kendisine getirilmesini beklerken program bitiriliyor.
Bu programlar özel yetkili mahkemelerden çok daha özel, daha acımasız. Çünkü özel yetkili ......
Kaynak :
http://www.ilk-kursun.com/haber/97818
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.