Herkes öfkeli. Ben de öfkeliyim. Sivasta 34 kişiyi yakarak öldürenler zaman aşımından yararlanarak kurtuldular.
Zaten sanıkların çoğunluğu kaçaktı. Şimdi özgürce ve göğüslerini gere gere dolaşabilecekler artık.
Ancak olayı bir de tersten düşünelim.
Zaman aşımı nedeniyle öfkeleniyoruz, peki mahkeme zaman aşımı kararı vermeseydi değişen bir şey olacak mıydı?
Olmayacaktı.
Sanıklar yine adalet önüne çıkarılmayacaktı.
Güya arandığı söylenen kişiler yine özgürce aramızda dolaşabilecek, ehliyet alabilecek, doğan çocuklarını nüfuslarına kaydettirebilecek, işlerine güçlerine devam edeceklerdi.
Bugüne kadar aynen öyle oldu, yine öyle devam edecekti.
Bugün iktidara yakın duran ve destek veren bir zihniyet Sivas olayını bir insanlık suçu, bir katliam, vahşet olarak değerlendirmiyor.
Tahrikten söz ediyorlar örneğin, halkın dini duygularının rencide edildiğini sinsi bir gülümsemenin arkasından söylüyorlar.
Kimileri ölmeyi hak etmemişler miydi? bile diyebilecek kadar ileri gidiyor.
Birkaç gündür Sivas katliamı sırasında Sivasta Belediye Başkanlığı yapan zatı televizyon ekranlarından izliyoruz.
Ne bir üzüntüsü, bir rahatsızlığı ne de bir pişmanlığı var! Sadece kendi sorumluluğu olmadığını anlatıyor, ama katliamla ilgili tek bir eleştiri cümlesi sarf etmiyor. Çünkü öyle düşünmüyor ki.
Yandaş medyada Sivas katliamı ile ilgili eleştirel bir yazı, makale, haber ......
Kaynak :
http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=436855&Categoryid=4&wid=142
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.