12 Mart ve 12 Eylül dönemlerinde en çok kullanılan tanımlardan biri karşıt görüşlü öğrencilerdi.
Üniversitelerdeki olaylar gazetelere karşıt görüşlü öğrencilerin çatışması olarak yansırdı.
Oysa o tarihlerde bu çatışmaların pek çoğu, aslında ülkücü olarak tanımlanan MHPlilerin solcu öğrencilere saldırısıydı.
Ülkücüler dönemin güvenlik güçleri tarafından korunup kollanırdı.
Ülkücüler sol görüşle mücadelelerinin vatanseverlik olduğuna inanırlar, bunu bir devlet görevi olarak da algılarlardı.
Hemen her çatışmadan sonra güvenlik güçlerinin ülkücüleri kolladığı, aslında saldırıya uğrayan solcuların suçlu gibi gösterilerek gözaltına alındığı haberleri duyulurdu. 12 Eylül darbecileri, üzerlerine düşeni yaptıklarını ve görevlerinin sona erdiğini düşündükleri ülkücüleri de tıpkı solcular gibi hapse atınca, bu kesim büyük bir travma yaşamıştı.
Ülkücüler devlete hizmet etmenin bedelini bir kenara atılmakla ödediklerini düşünüyorlardı.
İşte o dönemden bu yana birkaç kez dışında duymaya pek alışık olmadığımız karşıt görüşlü öğrenciler haberleri yine hortladı.
İstanbul Üniversitesinde önceki gün çıkan olaylar medyanın yandaş kesiminde bu tanımla anıldı.
30 yıl önceki karşıt görüş sağ-sol için kullanılırdı.
Oysa şimdiki karşıt görüş ......
Kaynak :
http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=437276&Categoryid=4&wid=142
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.