ARTIK şunu anlamış bulunuyorum:
Biz başkalarına ait tarihlerle, başkalarına ait geçmişlerle, başkalarına ait suçlar ve kabahatlerle gayet güzel yüzleşiyoruz.
Ancak...
İş kendimize ait tarihe, kendimize ait geçmişe, kendimize ait suçlar ve kabahatlere gelince yan çiziyoruz.
Şöyle üstün körü bir inceleyin.
Önce muhafazakâr basında Sivasla ilgili yazılıp çizilenlere bakın.
Ardından da Kemalist basında Dersimle ilgili yazılıp çizilenlere bakın.
Aradaki yakın akrabalığın, durumu bütün açıklığıyla ortaya koyduğunu fark edeceksiniz.
* * *
Yüzleşemiyoruz.
Gettomuza, kliğimize, cemaatimize, camiamıza, davamıza zarar gelir diye ödümüz kopuyor.
Bu yüzden ölü bedenler karşısında vicdansızca yorumlar yapabiliyoruz.
Bu yüzden katilleri koruyup kolluyoruz.
Kimimiz mağaralara sığınmış masum insanları fareler gibi zehirleyerek katledenleri mazur göstermek için bin dereden su getiriyor.
Kimimiz de bir otele sığınmış insanları yak ulan yak nidaları ve tekbirler eşliğinde yakan zihniyetle hesaplaşmamak için bin dereden su getiriyor.
* * *
Sadece Sivas ve Dersimde mi çıkıyor bu yüzleşememe ......
Kaynak :
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/20155180.asp?yazarid=131
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.