Afganistan mugalatası |
|
Tweetle |
|
"Afganistan'da ne işimiz var?" yazımız Dışişleri canibinden ve "muhafazakâr mevkute yazarları"ndan tepkiler aldı. Genelde tepkiler beş ana maddede toplandı: 1) Türkiye'nin Afganistan'la ilişkileri çok eskilere dayanır. Daha 1850'de Afgan liderleri, İstanbul'a heyetler göndererek Osmanlı'ya bağlanmak istediklerini, bu amaçla padişahtan kendilerine bir vali tayin etmelerini istemişti. Osmanlı bu teklifi kabul etseydi, Afganistan, bir Osmanlı toprağı olacaktı. 1919'da İngilizlere karşı verdikleri destansı mücadeleyi kazanıp da bağımsızlıklarını kazanınca, yeni devletin dışişlerini düzenlemek üzere bir ekip talep ettiler. Çanakkale'de ve Kurtuluş Savaşı boyunca Anadolu'da şehit düşen çok sayıda Afganlı var. O gün Afganlılar işgalcilerin yanında değil, bizim safımızda yer almışlardı. Halife ve Anadolu'nun kurtarılması için Hind yarımkıtasından gelen 600 bin lira ve Kafkaslar üzerinden gelen tenekeler dolusu altında Afganlıların payı unutulmaz. Mustafa Kemal, her zaman Afganlılara minnet duymuştur. Emanullah zamanında Kazım Orbay komutasında bir askeri heyetle gönderdiği mesajda şöyle diyordu: "Türk komutan ve zabitleri Türk vatanını müdafaa eder gibi, öz kardeş bildiğim sizin için hayatlarını feda etme emrini almışlardır." Sorumuz şu: Bugün NATO veya ISAF şemsiyesi altında bulunan Türk askeri dün İngilizlere ve Ruslara, bugün işgalci Amerikan, İngiliz, Fransız vd. ülke askerlerine karşı yurtlarını savunan Afganlıların yanında mı, yoksa işgalcilerin safında mı yer almış bulunuyor? Mugalataya gerek yok. Net ve berrak bir soruya net ve berrak cevap bekliyoruz. 2) Türkiye kendi adına veya İslam ülkeleriyle dünyanın her ...... Kaynak : http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazarno=1025 Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız. |
|
|
|
|
|
Bu köşenin diğer yazıları;
* Parantez içerisindeki sayılar ilgili köşe yazısına yazılan ters köşe yazılarının sayısıdır. |