İnsanla ilgili bütün gerçekler, sanıyorum garip bir çelişkinin kendi içinde birbiriyle çarpışıp durmasından yaratılıyor.
Zihnimiz bir sonsuza açılıyor, milyonlarca yıllık geçmişi, sonsuz bir geleceği, bütün yaşanmış olanları, neler yaşanabileceğini zihnimizin içine yerleştirebiliyoruz.
Bütün bu bildiklerinden, öğrendiklerinden, hayallerinden, beklentilerinden çeşitli fikirler, tasavvurlar, biçimler yaratabiliyor bir zihin.
Zihni sonsuza açılan insanın bedeni ise hayata tek bir anla bağlı, o andan koptuğumuzda ölüyoruz.
Ne geçmişe, ne geleceğe tutunabiliyoruz.
Bir karanlığa düşüp kayboluyoruz.
Ve, o andan kopmak, zamanla ve hayatla ilişkimizin çıt diye kırılıvermesi çok kolay.
Bedenen bir karınca ......
Kaynak :
http://www.taraf.com.tr/ahmet-altan/makale-insancik.htm
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.