Bedia Görgülü..
A.İ.H.S madde 14 her türlü ayrımcılığı,insan hakları ve temel özgürlükler sözleşmesinin ihlali olarak düzenlemiştir.
Eğitimi düzenleyen yeni yasa,uygulamalı din dersi ve Kuran eğitimi verecek düzenlemelerin yapılmasını öngörüyor...
Bu yasaya göre, bütün öğrenciler bu iki dersi,seçmeli olarak öğrenme imkanına kavuşuyorlar..
Nüfusumuzun büyük bölümü müslüman inancındadır,farklı mezhep inancında olan yurttaşlarımmızın sayısı da az değildir.Bunun yanında,az sayıda da olsa başka dinlere mensup yurttaşlarımız vardır.
Namaz kılma usulü konusunda hakiki bilgileri aktarmak,Kuran konusunda sahih bilgiler vermek gereklidir..
Ama ,bir kişi bile olsa ,farklı inanç sahibi olan kişinin,iman hassasiyeti de önemlidir..
bu konuda ,tatbikatta ortaya çıkacak sorunları gidermek için , şimdiden tedbirler almak zorunluluğu vardır..
Aksi halde,farkı inanç sahipleri bakımından ,bu kanun ayrımcılık yapılmasına yol açacak bir düzenleme olarak tatbik kabiliyeti kazanır ki,arzu edilen bu değildir...
Bu ihtimalin de yabana atılmaması gerekmektedir.
Adaletli Yargıç
''Uygulamalı din dersinin seçmeli olarak yayılması, bazı sorunları da beraberinde getirdi.'' diye başlamış yazısına Nazlı hanım. İyi güzel de Nazlı hanım, Din dersi denilince
sadece Müslümanlık üzerinden gidiyor. Bir Fransız okulunda eğitim görmüş birisi olarak Müslümanlık üzerine nasıl eğitim verileceği konusundan ziyade, bir gazeteci olarak diğer dini guruplardan aynı okulda eğitim alan yurttaşlara nasıl bir dini eğitim seçimi sunacakları konusunu sorgulaması daha doğru olmaz mı?
Sınıfın birinde bir çocuk çıkıp bende ''şu dini eğitimi almak istiyorum derse ne olacak?
Eğer talebi karşılanmazsa bu insan hakları sorunu olmaz mı?
Yok biz sadece Kur'an ve namaz dersleri veriyoruz
istersen onları seç mi denecek. İleri demokrasi de bu sorgulamaların cevabı ne olacak sayın Ilıcak?
Sorularınızın cevabına gelince; cevap, her okula bir mescit kampanyası olabilir. Notre Dame de Sion'un içine koyarsınız bir mescit vd. iş biter.:-)