“Rakamlar açıklandı. Türkiye, Çin’den sonra dünyanın en hızlı büyüyen ikinci ekonomisi oldu!..”
”Ekonomi fevkalade gidiyor. Kişi başına düşen yıllık milli gelir 10.500 dolara yükseldi!..”
”Bütçe açığı kalmadı. Bütçemiz fazla veriyor!..”
Bunlar daha iki gün öncesinin palavraları. Durum çok iyi! Ekonomi tıkırında gidiyor. Vatandaş mutlu. Herkes bunlara hayırdua ediyor.
Medyanın tümüne yakını ellerinde, satılık ve kiralık medya, iktidara gaz veriyor.
Oysa vatandaş şaşkın “Bu paraları benim cebimden kim yürütüyor” diye sorsa bile yanıt hep aynı:
“Gazete okumuyor musun, televizyon izlemiyor musun sayın vatandaşım! Durum çok iyi, Sen sabırlı ol yeter. Her yıl senin cebine en az 10.500 dolar koyuyoruz, daha ne yapalım yani!..”
Sonra süreç resmen değil ama mahalle arasında Tayyipgiller ağzıyla sürdürülüyor:
“Ey vatandaşım, senin çocuğuna şimdi dört artı dört artı dört numarasıyla Kur’an öğrenme hakkı verdik. Dokuz yaşına gelince mahallenin imamı okula gelip hem Kur’an öğretecek, hem de peygamberin hayatını. Daha ne istiyorsun? Bizden daha Müslüman var mı?”
***
Ekonomi çok iyi! Dünyanın Çin den sonra ikinci ......
Kaynak :
http://www.ilk-kursun.com/haber/100538
Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız.