Deviren de yoktu, devrilen de |
|
Tweetle |
|
Ankara Adliyesi'nin önündeki havuzun etrafını, 12 Eylül'de idam edilenlerin ya da işkenceden yaşamını yitirenlerin fotoğraflarıyla çevirmişler. Bir yandan slogan atılıyor diğer taraftan da otobüsün üzerinden konuşmalar yapılıyor. Biraz tuhaflık var. 12 Eylül referandumu öncesinde aynı araçların üzerinden, aynı topluluğa Anayasa'ya hayır oyu verilmesi için konuşmalar yapılıyordu. Anayasa referandumunun tartışıldığı günlerde yayına çıkıyorlardı. Ama orada, darbeyle, 12 Eylül'ün işkenceleriyle, idamlarla hesaplaşmak için Anayasa değişikliğine evet diyeceğiz sözü ağızlarından çıkmıyordu. Kemal Kılıçdaroğlu gibi, "Bunlar 12 Eylül'ü yargılayamaz" gibi afilli cümleler kuruyorlar ama şöyle yürekli bir şekilde, "Evet" diyemiyorlardı. Ama Ankara Adliyesi'nin önünü bir festival alanına çevirmişlerdi. Varsın olsun. Hukuk Evren'e de lazım oldu. Darbelerle hesaplaşabilen demokrasi, CHP'ye de, KESK'lilere de, Eğitim-Sen'lilere de,78'liler Vakfı'na gerekli oldu. Mahkeme salonunun içindeki görüntü ise ilginçti. DGM döneminde karşı salonda DEP ve Sivas davalarını izlemiştim. Bu kez de salonun içi tıklım tıklım doluydu. DGM dönemlerinde ...... Kaynak : http://www.yenisafak.com.tr/Yazarlar/?i=31812&y=AbdulkadirSelvi Köşe yazısının tamamını görmek için tıklayınız. |
|
Bu köşenin ters köşe yazıları; Demirel ,12 Eylül...Murat Öz 12 Mart muhtırasından sonra Nihat Erim başkanlığında kurulan hükümetin , sözcüsüne anadolu ajansı muhabiri,Demirelin tekrar siyasete dönüp dönemiyeceği hakkında bir soru sormuştu. Hükümet sözcüsünün cevabı, arşivlerdedir, "güldürmeyin beni".. O günlerden sonra ,çeşitli müdahalelerin muhatabı oldu,ama her seferinde de sandıktan çıkmayı başardı,Cumhurbaşkanlığına kadar yükseldi. Bazı aklı evvellerin muhtar bile olamaz dedikleri Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığına yürüyüşünü de nazara alırsak,her şeyin ve de darbeler dahil,çaresinin ,ilacının , sandık olduğunu görürüz, 1950 yılından bu yana ,sandığa giren ,iktidara çıkıyor,Demokrasimiz güç kazandı,bu yargılama,dün darbecilere sofra açan,bir takım , sahte,tufeyli ,demokratların iğdiş keyfini tatmin etmek için değil, kaybedilen canlar,sakat kalan bedenler,paramparça edilmiş insanlıklar ve onlarla beraber çile çekmiş yakınlarının ,acılarını ,bir ölçüde karşılamak bakımından bir işe yarayabilir. Demirel,müdahil olsa ne olur, darbeciler,kafeste getirilse ne olur.. İnsanlık suçlarını sorgulayan yargılamalar, başkalarının acıları üzerinden demokrasi sömürüsü yapmanın aracı olmayacak kadar ciddi işlerdir.... |
|
|
|
Bu köşenin diğer yazıları;
* Parantez içerisindeki sayılar ilgili köşe yazısına yazılan ters köşe yazılarının sayısıdır. |